Translation of "Başlangıçta" in German

0.010 sec.

Examples of using "Başlangıçta" in a sentence and their german translations:

Başlangıçta çok

Mondoberfläche zu landen

Başlangıçta utangaçtı.

Er war anfangs schüchtern.

Başlangıçta, ondan hoşlanmadım.

Zuerst mochte ich ihn nicht.

Başlangıçta öyle düşündüm.

Anfangs dachte ich das.

Başlangıçta Tom'a inanmadım.

Ich habe Tom anfangs nicht geglaubt.

Başlangıçta Tom'u sevmiyordum.

Anfangs mochte ich Tom nicht.

Tom başlangıçta utangaçtı.

Tom war anfangs schüchtern.

Başlangıçta onu anlamadım.

Ich hab sie am Anfang gar nicht verstanden.

Başlangıçta utangaç hissettim.

- Anfangs war es mir unangenehm.
- Zuerst war es mir peinlich.

O, başlangıçta zor olacak, fakat her şey başlangıçta zordur.

Am Anfang wird es schwer sein, aber alles ist anfangs schwer.

Başlangıçta duyduğunuz şey hakkında,

dann denken Sie darüber nach, was Sie am Anfang hörten,

Başlangıçta onun niyetlerini biliyordum.

Ich erkannte seine Absichten schon gleich zu Anfang.

Tom başlangıçta buna inanmadı.

Tom glaubte es erst nicht.

Başlangıçta her şey iyiydi.

Anfangs war alles in bester Ordnung.

O, başlangıçta projeye karşıydı.

Zuerst war er gegen das Projekt.

Başlangıçta at etini beğenmedi.

Anfänglich mochte sie kein Pferdefleisch.

O, başlangıçta Tanrı’yla birlikteydi.

Dasselbe war im Anfang bei Gott.

Tom başlangıçta öyle değildi.

Am Anfang war Tom nicht so.

- Başlangıçta varsıllık içinde yaşıyorlardı.
- Başlangıçta lüks ve sefa içinde yaşıyorlardı.

Anfangs lebten sie in Saus und Braus.

- Başlangıçta, yanlışlıkla seni erkek kardeşine benzettim.
- Başlangıçta seni erkek kardeşinle karıştırdım.
- Başlangıçta seni erkek kardeşine benzettim.

Ich habe dich erst für deinen Bruder gehalten.

Başlangıçta Michael Corleone diyor ki

sagt Michael Corleone am Anfang:

- Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
- Başlangıçta Tanrı gökleri ve yeri yarattı.

- Im Anfang schuf Gott Himmel und Erde.
- Am Anfang erschuf Gott den Himmel und die Erde.
- Am Anfang schuf Gott Himmel und Erde.

Başlangıçta Tanrı gökleri ve yeri yarattı.

- Im Anfang schuf Gott Himmel und Erde.
- Am Anfang erschuf Gott den Himmel und die Erde.
- Am Anfang schuf Gott Himmel und Erde.

Seni başlangıçta planlanandan daha çok seviyorum.

Ich liebe dich ein bisschen mehr als ursprünglich geplant.

O, başlangıçta yeni evine alışmakta sorun yaşadı.

Zuerst hatte er Schwierigkeiten, sich an sein neues Haus zu gewöhnen.

Başlangıçta, onun senin erkek kardeşin olduğunu sandım.

Ich dachte erst, er wäre dein Bruder.

Tom başlangıçta kibar bir adam gibi görünüyordu.

Anfangs machte Tom den Eindruck, ein netter Kerl zu sein.

Başlangıçta yeni ortamımla baş etmeyi zor buldum.

Anfangs war es nicht einfach für mich, mit meiner neuen Umgebung klar zu kommen.

Başlangıçta ben ondan hoşlanmadım ama şimdi hoşlanıyorum.

- Anfangs gefiel er mir nicht, aber jetzt schon.
- Zu Anfang hat er mir nicht gefallen, jetzt aber schon.

Şimdi iyi arkadaşız ama başlangıçta birbirimizi sevmiyorduk.

Jetzt sind wir gute Freunde, doch am Anfang mochten wir uns nicht.

- Allah önce yeri ve göğü yarattı.
- Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
- Başlangıçta Tanrı gökleri ve yeri yarattı.

- Im Anfang schuf Gott Himmel und Erde.
- Am Anfang erschuf Gott den Himmel und die Erde.
- Am Anfang schuf Gott Himmel und Erde.

Tom ve Mary başlangıçta birbirlerini sevmemelerine rağmen sonunda iyi arkadaş oldular.

Obwohl Tom und Maria sich anfangs nicht mochten, wurden sie letztlich gute Freunde.

Başlangıçta, Abraham Lincoln Afrika'ya ve Karayiplere sınır dışı edilecek tüm köleleri istedi.

Ursprünglich wollte Abraham Lincoln alle Sklaven nach Afrika oder in die Karibik deportieren lassen.

Sovyetlerin Amerika'yı birinciye yenmesini engellemek için, Apollo 8 - başlangıçta Dünya yörüngesindeki ay modülünün

Um zu verhindern, dass die Sowjets Amerika zu einem anderen Zeitpunkt schlagen, würde Apollo 8 - ursprünglich als

Mareşal Ney gibi, başlangıçta Napolyon'un sürgünden dönüşüne karşı çıktı, ancak rüzgarın hangi yönden estiğini gördü

Wie Marschall Ney widersetzte er sich zunächst Napoleons Rückkehr aus dem Exil, sah jedoch, in welche Richtung der Wind

Yeni bir bloğa başladım. Başlangıçta çok sayıda blog yapan ve sonra blog yapmaktan vazgeçen insanlardan biri olmamak için elimden geleni yapacağım.

Ich habe ein neues Netztagebuch angelegt. Ich werde mich bemühen, nicht zu den Leuten zu gehören, die am Anfang viel und dann gar nichts mehr schreiben.