Translation of "Altından" in German

0.009 sec.

Examples of using "Altından" in a sentence and their german translations:

Pramit'in altından nehir geçiyor

Fluss fließt unter dem Pramit

Sağlık altından daha değerlidir.

Gesundheit ist mehr wert als Gold.

Su köprünün altından akar.

Das Wasser fließt unter der Brücke durch.

Demir altından daha faydalıdır.

Eisen ist nützlicher als Gold.

Demir altından daha serttir.

Eisen ist härter als Gold.

Kraliçe'nin tacı altından yapılmıştır.

- Die Krone der Königin ist aus Gold gemacht worden.
- Die Krone der Königin war aus Gold.

Masanın altından dışarı çık!

Komm unter dem Tisch hervor!

Gemi köprünün altından geçti.

Das Schiff fuhr unter der Brücke durch.

Sağlık, altından daha önemlidir.

Gesundheit ist wichtiger als Gold.

Tekne köprünün altından geçti.

Das Schiff fuhr unter der Brücke durch.

Aşk altından daha değerlidir.

Liebe ist kostbarer als Gold.

Bu kupa altından yapılmıştır.

Der Kelch besteht aus Gold.

Nehir köprünün altından akar.

Der Fluss fließt unter der Brücke hindurch.

O, arabanın altından çıktı.

Er kam unter dem Auto hervor.

Dostluk, Altından daha değerlidir .

- Freundschaft ist wertvoller als Gold.
- Freundschaft ist wertvoller denn Gold.

Tüneller dağların altından kilometrelerce uzanıyor.

Sie erstrecken sich kilometerlang unter dem Berg.

Masanın altından bir kedi çıktı.

Eine Katze kam unter dem Schreibtisch hervor.

Arabanın altından bir kedi çıktı.

Eine Katze kam unter dem Auto hervor.

Maru emekleyerek masanın altından geçti.

Maru kroch unter dem Tisch hervor.

Bu heykel som altından yapılmış.

Diese Statue besteht aus massivem Gold.

Kralın tahtı som altından yapılmıştı.

Der Thron des Königs bestand aus massivem Gold.

Mary'nin alyansı saf altından yapılmıştır.

- Marys Ehering ist aus reinem Gold.
- Marys Hochzeitsring ist aus purem Gold gemacht.

Onun altından bir kalbi var.

Er hat ein goldenes Herz.

Onun saçı şapkasının altından çıktı.

Ihr Haar schaute unter ihrem Hut hervor.

Dostluğun değeri altından daha fazladır.

- Freundschaft ist wertvoller als Gold.
- Freundschaft ist wertvoller denn Gold.

Tom yatağın altından bir kutu çıkardı.

Tom holte unter dem Bett eine Kiste hervor.

Özgürlük gümüş ve altından daha değerlidir.

- Freiheit geht über Silber und Gold.
- Die Freiheit wiegt mehr als Silber und Gold.

Eşeğe altından semer vursan, yine eşektir.

Affen bleiben Affen, auch wenn man sie in Samt kleidet.

O yüzük gerçek altından mı yapılmıştır?

Ist dieser Ring aus echtem Gold?

Alüminyum altından daha pahalı hale geldi.

Aluminium wurde teurer als Gold.

Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi.

Die Prinzessin fuhr in einer goldenen Kutsche.

Gümüş altından daha ucuza mal olur.

Silber kostet weniger als Gold.

Tom altından yapılmış bir kol saati takıyor.

Tom trägt eine goldene Armbanduhr.

Onlar masa altından ayakla birbirlerini taciz ediyorlardı.

Sie füßelten unter dem Tisch.

Aniden zemin ayaklarımın altından kayboluyor gibi görünüyordu.

Plötzlich schien mir der Boden unter den Füßen wegzusacken.

Tom'un durumun altından kalkabilmesi pek mümkün olmayacak.

Tom wird wahrscheinlich nicht mit der Situation fertig werden können.

Sanki dünya onun ayağının altından kaybolmuş gibiydi.

Es war, als ob die Erde unter seinen Füßen verschwinden würde.

Ince sıvalar kazındığında altından muhteşem eserler ortaya çıktı

Als feine Pflaster abgekratzt wurden, erschienen prächtige Artefakte aus Gold.

- Tom'un altından bir kalbi var.
- Tom altın yüreklidir.

Tom hat ein goldenes Herz.

Parmaklarınızla kaldırırken altından hızlıca bir şey çıkması ihtimaline karşın dikkatli olun.

Man muss vorsichtig sein, wenn man das mit den Händen macht, falls etwas heraus eilt.

Biri koltuğun altından uzaktan kumandayı çıkarmama yardım edebilir mi? Cidden sıkışmış oraya.

Kann mir jemand helfen, die Fernbedienung von unter der Couch hervorzuangeln? Sie sitzt da unten richtig fest.