Translation of "Öldükten" in German

0.004 sec.

Examples of using "Öldükten" in a sentence and their german translations:

çünkü öldükten sonraki yaşama inanıyorlar

weil sie an das Leben glauben, nachdem sie gestorben sind

Babası öldükten sonra annesine baktı.

Er kümmerte sich um seine Mutter, nachdem sein Vater gestorben war.

- Sen hiç öldükten sonra organlarını bağışlamayı düşündün mü?
- Öldükten sonra hiç organlarınızı bağışlamayı düşündünüz mü?
- Öldükten sonra organlarını bağışlamayı hiç düşündün mü?

Haben Sie je darüber nachgedacht, nach ihrem Tod ihre Organe zu spenden?

Tom ve Mary oğulları öldükten sonra ayrıldı.

Tom und Maria trennten sich, nachdem ihr Sohn gestorben war.

O öldükten sonra küllerinin okyanusa atılmasını istedi.

Er wollte, dass seine Asche nach seinem Tode über das Weltmeer verstreut würde.

Biz öldükten sonra neden ne olduğunu önemsemeliyiz?

Warum sollen wir uns Gedanken darüber machen, was nach unserem Tod passiert?

Tom Mary öldükten üç saat sonra öldü.

Tom starb drei Stunden vor Maria.

Tom öldükten sonra, Mary ebeveynlerinin evine geri döndü.

Als Tom gestorben war, ging Maria in das Haus ihrer Eltern zurück.

Babası öldükten sonra Tom ağır biçimde içki içmeye başladı.

Nach dem Tod seines Vaters verfiel Tom stark dem Alkohol.

Ben öldükten sonra, insanların benim hakkımda "O insan bana kesinlikle çok para borçlu" diyeceğini umuyorum.

Ich hoffe, dass man nach meinem Tod von mir sagen wird: „Na, der war mir aber noch eine Menge Geld schuldig.“