Translation of "Yaklaşıyor" in French

0.011 sec.

Examples of using "Yaklaşıyor" in a sentence and their french translations:

Kış yaklaşıyor.

L'hiver arrive bientôt.

Yaklaşıyor olmalıyım.

- Je dois m'approcher.
- Je dois m'en approcher.

Bahar yaklaşıyor.

Le printemps est en train d'arriver.

Tom yaklaşıyor.

Tom se rapproche.

Fırtına yaklaşıyor.

- Une tempête approche.
- Un orage arrive.

Noel yaklaşıyor.

- Noël approche.
- Noël se rapproche.

Onlar yaklaşıyor.

- Ils approchent.
- Elles approchent.

O yaklaşıyor.

- Il s'approche.
- Il se rapproche.

- Doğum günün yaklaşıyor.
- Doğum gününüz yaklaşıyor.

Ton anniversaire se rapproche.

- Son teslim tarihi yaklaşıyor.
- Son tarih yaklaşıyor.

La date limite s'approche.

Sınav giderek yaklaşıyor.

L'examen approche.

Doğum günüm yaklaşıyor.

Mon anniversaire approche.

Son tarih yaklaşıyor.

La date limite s'approche.

Düşman, kente yaklaşıyor.

L'ennemi approche de la ville.

Noel hızla yaklaşıyor.

Noël arrive à grands pas.

Benim doğum günüm yaklaşıyor.

C'est bientôt mon anniversaire.

Onun arabası bize yaklaşıyor.

Sa voiture nous rattrape.

Büyük bir tayfun yaklaşıyor.

Un gros typhon approche.

Uçak New York'a yaklaşıyor.

L'avion s'approche de New York.

Bir kum fırtınası yaklaşıyor.

Une tempête de poussière s'approche.

Bir fırtına kentimize yaklaşıyor.

Une tempête s'approchait de notre ville.

Bir tayfun Japonya'ya yaklaşıyor.

Un typhon s'approche du Japon.

Noel yavaş yavaş yaklaşıyor.

- Noël approche lentement.
- Noël approche doucement.

Yaz kayboluyor ve kış yaklaşıyor.

L'été touche à sa fin et l'hiver approche.

Ölü sayısı 500'e yaklaşıyor.

Le bilan est de près de 500 morts.

Kasırga tehlikeli bir biçimde yaklaşıyor.

L'ouragan se rapproche dangereusement.

Hava tahminine göre, tayfun Okinawa'ya yaklaşıyor.

Selon la météo, le typhon s'approche d'Okinawa.