Translation of "Kaçırmış" in French

0.008 sec.

Examples of using "Kaçırmış" in a sentence and their french translations:

- O, uçağı kaçırmış olabilir.
- Uçağı kaçırmış olabilir.

Il a peut-être raté l'avion.

Tom aklını kaçırmış.

Tom est devenu fou.

Onlar aklını kaçırmış.

- Ils ont perdu l'esprit.
- Elles ont perdu l'esprit.

Treni kaçırmış olmalı.

Il a dû manquer le train.

O, trenini kaçırmış olabilir.

Elle peut avoir manqué son train.

Biz otobüsü kaçırmış olabiliriz.

Il se peut qu’on ait raté le bus.

O, treni kaçırmış olabilir.

Elle a peut-être raté le train.

Sen aklını kaçırmış olmalısın.

- Tu dois avoir perdu la tête.
- Vous devez avoir perdu la tête.

Tom otobüsü kaçırmış olabilir.

Tom peut avoir raté le bus.

Her zamanki otobüsünü kaçırmış olabilir.

Il peut avoir manqué son bus habituel.

Her zamanki treni kaçırmış olmalı.

- Il a dû rater son train habituel.
- Il a dû manquer son train habituel.

Jiro treni kaçırmış gibi görünüyor.

On dirait que Jiro a raté son train.

- Aklımı kaçırmış olmalıyım.
- Çıldırmış olmalıyım.

J'hallucine !

Bir şeyi gözümden kaçırmış olmalıyım.

J'ai dû louper quelque chose.

Tom treni kaçırmış olabilir, henüz gelmedi.

- Tom a peut-être manqué le train. Il n'est pas encore de retour à la maison.
- Tom a peut-être raté le train. Il n'est pas encore là.

Ve kaçırmış olabileceğimiz dünyaları bize gösterdiğini hatırlayın.

et nous montre des mondes dont nous aurions ignoré l'existence.

Sizce mısır pramitlerini nasıl kaldırıp kaçırmış olabilirler

comment pensez-vous qu'ils auraient pu lever les pramites de maïs

O henüz gelmedi. Kesinlikle otobüsü kaçırmış olacak.

- Il n'est pas encore venu. Il a certainement manqué le bus.
- Il n'est pas encore venu. Il aura certainement manqué le bus.

Tom henüz burada değil. Otobüsü kaçırmış olmalı.

Tom n'est pas encore là. Il a dû rater son bus.

Jack burada değil. O zamanki otobüsünü kaçırmış olabilir.

Jack n'est pas là. Il se peut qu'il ait raté son bus habituel.

Bu olaydan önce, aynı teröristler binlerce erkek çocuğu kaçırmış

ces mêmes terroristes ont kidnappé des milliers de garçons,

Alarmım bu sabah çalmadı ve böylece okulu kaçırmış oldum.

Le réveil n'a pas sonné ce matin. Du coup, j'ai raté l'école.