Translation of "Fransa'da" in French

0.012 sec.

Examples of using "Fransa'da" in a sentence and their french translations:

Fransızca Fransa'da konuşulur.

Le français est parlé en France.

O, Fransa'da bulunmadı.

Il n'est jamais allé en France.

O,Fransa'da bulundu.

- Il est allé en France.
- Il a été en France.

Fransa'da yaşamak isterdim.

J'aimerais habiter en France.

Fransa'da yaşayıp çalışıyorum.

- Je vis et travaille en France.
- J'habite et travaille en France.

Bu şehir Fransa'da.

Cette ville est en France.

O, Fransa'da idi.

Elle était en France.

Mühendis Fransa'da çalışıyor.

L'ingénieur travaille en France.

Fransa'da yaşamak isterim.

J'aimerais habiter en France.

Fransa'da iyi ye.

On mange bien en France.

Onunla Fransa'da tanıştım.

Je l'ai connue en France.

Heykel Fransa'da yapıldı.

La statue fut construite en France.

Biz Fransa'da yaşıyoruz.

- Nous habitons en France.
- Nous vivons en France.

Fransa'da hangi dil konuşuluyor?

Quelle langue est parlée en France ?

Bu şehir Fransa'da bulunmaktadır.

Cette ville se situe en France.

Ona Fransa'da olduğumu söyle.

- Dites-lui que je suis en France.
- Dis-lui que je suis en France.

O, Fransa'da araba satıyor.

Il vend des voitures en France.

Hiç Fransa'da bulundun mu?

- Est-ce que tu as déjà été en France ?
- Êtes-vous déjà allé en France ?

Onun Fransa'da olduğunu biliyorum.

Je sais qu'elle est en France.

Fransızca yalnızca Fransa'da konuşulmaz.

Le français n'est pas seulement parlé en France.

Fransa'da asgari ücret nedir?

Quel est le salaire minimum en France ?

O şimdi Fransa'da çalışıyor.

Il travaille actuellement en France.

Erkek kardeşim Fransa'da çalışıyor.

Mon frère travaille en France.

Ben bayanla Fransa'da tanıştım.

Je l'ai connue en France.

Üniversitedeydim ve Fransa'da bir yıl

J'étais à l'université, et j'avais l'occasion

Fransa'da sanatçlara hayli saygı gösterilir.

Les artistes sont extrêmement respectés en France.

Fransa'da ne kadar zaman kalacaksın?

Combien de temps est-ce que vous allez rester en France ?

Akiko'nun Fransa'da bazı arkadaşları var.

Akiko a plusieurs amis en France.

O hayatı boyunca Fransa'da çalıştı.

Il a travaillé en France pendant toute sa vie.

Daha önce Fransa'da bulundun mu?

Êtes-vous déjà allé en France ?

Avukat kuzenim şu anda Fransa'da.

Mon cousin, qui est avocat, est en France actuellement.

O, üç kez Fransa'da bulunmuştur.

- Il a été en France trois fois.
- Il a visité la France trois fois.

Fransa'da çok iyi karayolları var.

En France on a de très bonnes autoroutes.

Antoine Lavoisier Paris, Fransa'da öldü.

Antoine Lavoisier est décédé à Paris, France.

Bu makine Fransa'da imal edilmiştir.

Cette machine a été fabriquée en France.

Fransa'da çok sayıda nehir vardır.

Il y a en France un grand nombre de rivières.

Geçen yıl Fransa'da tatil yaptılar.

Ils sont allés en vacances en France l'an dernier.

Fransa'da doğan bir kişi Fransız'dır.

Une personne née en France est un français.

Ve Fransa'da bir yıl yaşadıktan sonra

Et après un an à vivre en France,

Fransa'da, maden suyu genellikle restoranlarda içilir.

En France, dans les restaurants, on boit de l'eau minérale, en général.

Fransa'da 17.yüzyıl klasik edebiyat dönemidir.

En France, le dix-septième siècle est l'époque de la littérature classique.

Thomas, Fransa'da yaşar ama Belçika'da çalışır.

Thomas habite en France, mais travaille en Belgique.

Akiko'nun Fransa'da pek çok arkadaşı var.

Akiko a plusieurs amis en France.

Fransa'da öğle yemeği iki civarında yenir.

En France, on prend le déjeuner vers deux heures.

Geçen ay Fransa'da çok yağmur yağdı.

Le mois passé, ils ont eu beaucoup de pluie en France.

Onlar Fransa'da bu balığı nasıl hazırlıyorlar?

Comment préparent-ils ce poisson en France ?

Sahte palyaçolar Fransa'da insanları terörize ediyorlar.

De faux clowns terrorisent les gens, en France.

Biz Fransa'da insanları, Almanya'da kitapları araştırıyoruz.

En France, on étudie les hommes, en Allemagne, les livres.

Fransa'da kar yağıp yağmadığını merak ediyorum.

Je me demande s'il neige en France.

- Fransa'da ünlem işaretinden önce bir boşluk koymalısın.
- Fransa'da ünlem işaretinden önce bir boşluk bırakmalısın.

En France, il faut mettre un espace avant un point d'exclamation.

O annesini ve kız arkadaşını Fransa'da bıraktı.

Il a laissé sa mère et sa copine en France.

O, her yaz Fransa'da ailesinin evine gider.

Elle va tous les étés dans sa famille en France.

Fransa'da pek çok genç insanın motosikleti var.

En France, beaucoup de jeunes gens ont une moto.

Fransa'da benzin Amerika Birleşik Devletleri'nden daha pahalıdır.

L'essence coûte plus en France qu'aux Etats-Unis.

O, annesini ve kız arkadaşını Fransa'da bıraktı.

Il a laissé sa mère et sa copine en France.

Onun Fransa'da en iyi tenis oyuncusu olduğu söylenmektedir.

On dit que c'est la meilleure joueuse de tennis de France.

İspanya'da ve Fransa'da her gün taze ekmek alırız.

En Espagne et en France, nous achetons du pain frais tous les jours.

İnsanlar Fransa'da sekiz otuz civarında akşam yemeği yerler.

On soupe vers huit heures et demie en France.

Fransa'da ekmeği masanın üstüne ters çevrilmiş koymamak gerekir.

En France, il ne faut pas poser le pain à l'envers sur la table.

O uzun bir süredir Fransa'da yaşayan bir İtalyan Yahudisidir.

C'est un Juif italien qui habite en France depuis longtemps.

Fransa'da çocuklar yaşlı insanlara karşı her zaman nazik olmalıdırlar.

Les enfants doivent toujours être polis avec les grandes personnes en France.

Fransa'da işçiler her yıl dört haftalık ücretli izin alırlar.

Les travailleurs en France reçoivent quatre semaines de vacances payées par année.

O, Fransa'da bir tatil yapmak için kocasını ikna etti.

Elle a convaincu son mari d'aller en France pour les vacances.

Fransa'da bu yapılara 'Donjon', - 'Dungeon' (zindan, kule) kelimesinin atası - denirdi.

En français, cela s'appelle un donjon - l'origine du mot donjon.

Fransa'da Mareşal veya Maréchal unvanı en azından 13. yüzyıla kadar uzanıyor.

En France, le titre de maréchal, ou maréchal, remonte au moins au XIIIe siècle.

Urbain Jean Joseph Le Verrier 1811'de Saint-Lô, Fransa'da doğdu.

Urbain Jean Joseph Le Verrier est né en 1811 à Saint-Lô, en France.

Fransa'da sol kanat siyaset için asla oy vermedim ve artık başlamayacağım.

Je n'ai jamais voté pour la gauche en France et ce n'est pas maintenant que je vais m'y mettre.

Tatoeba, doğum yeri olan Fransa'da kültürel ve sosyal bir olay haline geldi.

En France, son berceau, Tatoeba devint un phénomène culturel et social.

Güney Fransa'da dağın yamacında emeklilik evi yapmayı planladığım küçük bir arsa aldım.

J'ai acheté une petite maison sur une colline dans le sud de la France et j'ai l'intention d'y bâtir une maison de retraite.

Jean-de-Dieu Soult, güney Fransa'da küçük bir kasabadan geliyordu ve 16 yaşında

Jean-de-Dieu Soult, originaire d'une petite ville du sud de la France, s'est enrôlé dans le Régiment

Fransa'nın para birimi franktı ve sembolü "₣" idi. Frank Fransa'da artık kullanılmıyor ama Gine gibi bazı eski Fransız kolonilerinde hâlâ kullanılmaktadır.

La monnaie française était le franc, et son symbole "F". Bien qu'il ne soit plus en usage en France, le franc est encore utilisé dans les anciennes colonies françaises, comme la Guinée.