Translation of "Yayılır" in English

0.008 sec.

Examples of using "Yayılır" in a sentence and their english translations:

Kötü haber çabuk yayılır.

Ill news comes apace.

Bu hastalık nasıl yayılır?

How does this disease spread?

Onun etkisi tüm ülkeye yayılır.

His influence extends all over the country.

Yakında Mary'nin hamilelik haberi yayılır.

The news of Mary's pregnancy will soon get around.

Dang, Sarı Humma Sivrisineği tarafından yayılır.

Dengue is spread by Aedes aegypti mosquitoes.

Erkek torunumun oyuncakları evin etrafında yayılır.

My grandson's toys are spread all around the house.

Isının bir kısmı derin okyanusa doğru yayılır

Some of the heat radiates down into the deep ocean

Bir yangın senin koşabileceğinden daha hızlı yayılır.

A fire can spread faster than you can run.

Ebola vücut sıvıları yoluyla insandan insana yayılır.

Ebola spreads from person to person through bodily fluids.

Koronavirüs, sıradan bir gripten daha yavaş yayılır.

Coronavirus spreads more slowly than an ordinary flu.

- Tatlı kokular yumuşak esintilerle taşınır.
- Hoş kokular hafif rüzgârlarla yayılır.

Sweet scents are borne on soft breezes.

- Yani, kötü haber tez yayılırmış, derler.
- Ee, kötü haber tez yayılır derler.

Well, they say bad news travels fast.

Kötü niyetli dedikodular orman yangını gibi yayılır.Sanırım kötü haber tez yayılır demelerinin nedeni budur.

Malicious gossip spreads like wildfire. I guess that's why they say bad news travels fast.