Translation of "Yürüyebiliyordu" in English

0.002 sec.

Examples of using "Yürüyebiliyordu" in a sentence and their english translations:

Tom güçlükle yürüyebiliyordu.

Tom could hardly walk.

Yaralı asker güçlükle yürüyebiliyordu.

The wounded soldier could hardly walk.

O kadar yorgundu ki güçlükle yürüyebiliyordu.

He was so tired that he could hardly walk.

Dizinin onarımından sonra, o ağrı olmadan yürüyebiliyordu.

After his knee repair, he could walk without pain.