Translation of "Vakitleri" in English

0.002 sec.

Examples of using "Vakitleri" in a sentence and their english translations:

Yeterli vakitleri var.

They have enough time.

Raporlarını tamamlamak için vakitleri yoktu.

They had no time to complete their report.

Yüzmeyi ve balık yakalamayı öğrenme vakitleri geldi.

Time for them to learn to swim and catch fish.

Dünyadaki birçok insan okumak için vakitleri olmadığından şikayet eder.

Many people in the world complain that they don't have time to read.

Aileleri ile vakit geçirmek için vakitleri var veya hobilerinden zevk alıyorlar.

They have time to spend with their families or to enjoy their hobbies.

İlk olarak, kadınların erkeklerden daha fazla boş vakitleri var. İkinci olarak, onlar erkeklerden daha az endişelenecek şeylere sahipler.

In the first place, the women have more free time than men. In the second place, they have fewer things to worry about than men.