Translation of "Unutulmaz" in English

Bu unutulmaz.

It's unforgettable.

Tom unutulmaz.

Tom is unforgettable.

Unutulmaz bir tatildi.

- It was an unforgettable vacation.
- It was an unforgettable holiday.

Unutulmaz bir deneyimdi.

It was an unforgettable experience.

Bazı şeyler asla unutulmaz.

Some things are never forgotten.

Hayatınızın en unutulmaz günü neydi?

What was the most memorable day of your life?

Unutulmaz bir olay cereyan etti.

An unforgettable event occurred.

Cusco'da unutulmaz iki hafta geçirdik.

We spent two unforgettable weeks in Cusco.

Yediğim en unutulmaz yemekti o.

That was the most unforgettable meal that I've ever eaten.

O unutulmaz günde ne oldu?

What happened on that memorable day?

Dünkü parti unutulmaz bir taneydi.

Yesterday's party was an unforgettable one.

Düğünün muhteşem ve unutulmaz olacak.

Your wedding is going to be fabulous and unforgettable.

- Bu, ilk kez birbirimizle tanıştığımız unutulmaz yerdir.
- Burası ilk kez karşılaştığımız unutulmaz yer.

This is the unforgettable place where we met each other for the first time.

Fevkalade ve unutulmaz bir Noel dileriz!

Wishing you a magical and memorable Christmas!

Onu öpmek büyülü, unutulmaz bir andı.

Kissing her was a magical, unforgettable moment.

Başka birine karşı olan iyiliğiniz unutulmaz.

Your kindness against another person is unforgettable.

Bu gezi unutulmaz bir macera oldu.

This trip was an unforgettable experience.

Ama aslında bunu unutulmaz kılmak için ne yapabileceğime bakacağım. "

But actually I'm going to see what I can do to make this memorable.”

“Le Cirque du Soleil” çocuklar için unutulmaz bir gösteridir.

For children, “le Cirque du Soleil” is an unforgettable show.

- O özellikle unutulmaz değildi.
- Pek akılda kalacak bir şey değildi.

It wasn't particularly memorable.

Erkek arkadaşımla ilişkim dün başladı - Hayatımın en unutulmaz günlerinden biri.

My relationship with my boyfriend began yesterday - one of the most memorable days of my life.