Translation of "Geçirdik" in English

Tehlikesi geçirdik.

when hot water didn’t come out.

İyi zaman geçirdik.

- We had fun.
- We had a good time.

Tom'u ele geçirdik.

We captured Tom.

Güzel vakit geçirdik.

We had a nice time.

Beyin kanaması geçirdik.

We had a stroke.

İyi vakit geçirdik.

We've had a good time.

Geceyi Boston'da geçirdik.

We spent the night in Boston.

Tatilimizi Boston'da geçirdik.

We spent our holiday in Boston.

Geceyi Tom'larda geçirdik.

We spent the night at Tom's.

Günü fuarda geçirdik.

We spent the day at the fair.

- Tüm günü plajda geçirdik.
- Bütün günü plajda geçirdik.

We spent the entire day on the beach.

Hepimiz iyi vakit geçirdik.

We all had such a good time.

Biz hırsızı ele geçirdik.

- We captured the thief.
- We caught the thief.

Dansta güzel zaman geçirdik.

We had a lovely time at the dance.

Günü açık havada geçirdik.

We spent the day in the open air.

Arkadaşlarımızla konuşarak akşamı geçirdik.

We passed the evening away talking with our friends.

Kart oynayarak zaman geçirdik.

- We killed time by playing cards.
- We killed time playing cards.

Pachinko oynayarak zaman geçirdik.

We passed the time playing pachinko.

Tatilimizi deniz kenarında geçirdik.

We spent our holiday at the seaside.

Bağdat'ta üç gün geçirdik.

We spent three days in Baghdad.

Biz günü plajda geçirdik.

We spent the day at the beach.

Uzun bir hafta geçirdik.

We've had a long week.

Uzun bir gün geçirdik.

We've had a long day.

Zor bir gün geçirdik.

We had a rough day.

Yavaş bir gün geçirdik.

We had a slow day.

Teröristlerden bazılarını ele geçirdik.

We captured some of the terrorists.

Birlikte iyi vakit geçirdik.

We had a good time together.

Hafta sonunu arkadaşlarla geçirdik.

We spent the weekend with friends.

Bütün günü söyleşerek geçirdik.

- We spent the whole day chatting.
- We spent the whole day conversing.

Harika bir zaman geçirdik.

We had a great time.

Hepimiz harika zaman geçirdik.

We all had a great time.

Boston'da üç gün geçirdik.

We spent three days in Boston.

Berbat bir zaman geçirdik.

We had a terrible time.

Bazı güzel zamanlar geçirdik.

We've had some good times.

İyi bir gün geçirdik.

We had a good day.

Bazı zor zamanlar geçirdik.

We've had some tough times.

Biz geceyi konuşarak geçirdik.

We talked the night away.

Mektubunu dikkatlice gözden geçirdik.

We have looked through your letter carefully.

Beraber çok zaman geçirdik.

We spend a lot of time together.

Boston'da çok zaman geçirdik.

We've spent a lot of time in Boston.

Gerçekten güzel vakit geçirdik.

We had a real good time.

İyi bir sezon geçirdik.

We had a good season.

Dün sabahı birlikte geçirdik.

We spent yesterday morning together.

İlginç bir akşam geçirdik.

We had an interesting evening.

Dün iyi vakit geçirdik.

We had a good time yesterday.

Bütün günü parkta geçirdik.

We spent the entire day in the park.

Tüm günü parkta geçirdik.

We spent all day in the park.

Boston'da üç hafta geçirdik.

We spent three weeks in Boston.

Plajda bir hafta geçirdik.

We spent a week at the beach.

Birlikte hayli zaman geçirdik.

We've spent a great deal of time together.

- İyi zaman geçirdik, İngilizce öğrendik.
- İngilizce öğrenerek iyi zaman geçirdik.

We had good time, learning English.

Sahilde harika bir gün geçirdik!

We spent a wonderful day at the beach!

Tatilimizi kırsal Fransa'yı keşfederek geçirdik.

We spent our holiday exploring rural France.

Biz muhteşem bir zaman geçirdik.

We had a glorious time.

Biz harika bir zaman geçirdik.

We had a wonderful time.

Biz hoş bir akşam geçirdik.

We had a pleasant evening.

Dün gece güzel vakit geçirdik.

We had a good time last night.

Açık havada iyi zaman geçirdik.

We had a good time in the open air.

Biz biraz iyi vakit geçirdik.

We had some good times.

Bütün günü Yoyogi Park'ta geçirdik.

We spent the entire day in Yoyogi Park.

Bütün günü balık tutarak geçirdik.

We spent the whole day fishing.

Dağda muhteşem bir gün geçirdik.

- We spent a fabulous day in the woods.
- We had a fabulous day on the mountain.

Beraber birkaç güzel yıl geçirdik.

We spent some happy years together.

Bir kafede hoşça vakit geçirdik.

We had a good time at a coffee shop.

Böylesine harika bir zaman geçirdik.

We had such a great time.

Birlikte harika üç yıl geçirdik.

We had three wonderful years together.

Çok yoğun bir gün geçirdik.

We had a very busy day.

Satranç oynayarak iyi zaman geçirdik.

We had a good time playing chess.

Kar fırtınasında korkunç zaman geçirdik.

We had a terrible time in the blizzard.

Geceyi ucuz bir otelde geçirdik.

We spent the night in a cheap hotel.

Tatilimizi Hawaii'de bir plajda geçirdik.

We spent our holiday on a beach in Hawaii.

Onların casuslarından birini ele geçirdik.

We have captured one of their spies.

Birlikte harika bir zaman geçirdik.

We had a wonderful time together.

Boston'da harika bir zaman geçirdik.

We had a wonderful time in Boston.

Dağ kulübesinde bir gece geçirdik.

We spent a night at the mountain hut.

Ormanda harika bir gün geçirdik.

We spent a fabulous day in the woods.

Biz bütün günü içeride geçirdik.

We spent all day indoors.

Biz Boston'da birlikte vakit geçirdik.

We spent time together in Boston.

Bütün günü sohbet ederek geçirdik.

We spent the whole day chatting.

Biz eğlenceli bir gün geçirdik.

We had a fun day.

Yoğun bir hafta sonu geçirdik.

We had a busy weekend.

Biz harika bir hafta geçirdik.

We've had a great week.

Oldukça sakin bir gün geçirdik.

We had a pretty quiet day.

Açık havada üç saat geçirdik.

We spent three hours in the open air.

Birlikte gerçekten iyi zamanlar geçirdik.

We've had some really good times together.

Biz zor bir kış geçirdik.

We had a difficult winter.

Plajda çok iyi vakit geçirdik.

We had a whale of a time at the beach.

Güzel bir hafta sonu geçirdik.

We had a nice weekend.

Cusco'da unutulmaz iki hafta geçirdik.

We spent two unforgettable weeks in Cusco.

Kart oynayarak iyi vakit geçirdik.

We had a good time playing cards.

Dün gece hoş vakit geçirdik.

We had a nice time last night.

İyi zaman geçirdik, İngilizce öğrendik.

We had good time, learning English.

Boston'da yaklaşık üç ay geçirdik.

We spent about three months in Boston.

Biz kötü bir gün geçirdik.

We had a bad day.

Biz çok iyi vakitler geçirdik.

We had so many good times.