Translation of "Temizlemesine" in English

0.011 sec.

Examples of using "Temizlemesine" in a sentence and their english translations:

Tom'un temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean up.

Annemin mutfağı temizlemesine yardım ettim.

I helped my mother clean the kitchen.

Tom'un odasını temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean his room.

Tom'un küveti temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean the bathtub.

Tom'un masayı temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clear the table.

Annesinin evi temizlemesine yardımcı oldu.

She helped her mother clean the house.

Tom'un mutfağı temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean the kitchen.

Bahçedeki otları temizlemesine yardımcı oldum.

I helped him weed the garden.

Onun masayı temizlemesine yardım ettim.

I helped him clear the table.

Onun küveti temizlemesine yardım ettim.

I helped him clean the bathtub.

Onun küveti temizlemesine yardımcı oldum.

I helped her clean the bathtub.

Tom'un evi temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean the house.

Tom'un odasını temizlemesine yardım etmeliyim.

I should help Tom clean his room.

Annenin, oturma odasını temizlemesine yardım etmelisin.

You should help your mother clean the living room.

Tom'un bahçeyi otlardan temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom weed the garden.

Tom Mary'nin küveti temizlemesine yardım etti.

Tom helped Mary clean the bathtub.

Tom Mary'nin evi temizlemesine yardım etti.

Tom helped Mary clean the house.

Tom'un garajı temizlemesine yardım etmek zorundayım.

I have to help Tom clean out the garage.

Tom'a odasını temizlemesine yardım edeceğimi söyledim.

I told Tom I'd help him clean his room.

Tom Mary'nin mutfağı temizlemesine yardımcı oldu.

Tom helped Mary clean the kitchen.

Tom, Mary'nin evi temizlemesine yardım etmesini istedi.

Tom wanted Mary to help him clean the house.

Tom Mary'nin garajı temizlemesine yardım etmesini istedi.

Tom asked Mary to help him clean the garage.

Tom evi temizlemesine yardım etmemiz gerektiğini açıkladı.

Tom made it very clear that we were supposed to help him clean the house.

Ben onun bahçenin otlarını temizlemesine yardım ettim.

I helped her weed the garden.

Tom'un bahçeyi yabani otlardan temizlemesine yardım ettik.

We helped Tom weed the garden.

Tom'un Mary'nin evi temizlemesine yardım etmesi gerekmiyor mu?

Isn't Tom supposed to be helping Mary clean the house?

Tom Mary'nin John'un garajı temizlemesine yardım etmesini istedi.

Tom asked Mary to help John clean the garage.

Tom sana onun garajı temizlemesine nasıl yardım ettirdi.

How did Tom get you to help him clean the garage?

O onun babasının garajı temizlemesine yardım etmesini istedi.

She asked him to help his father clean the garage.

Tom Mary'nin tıkanmış boruyu temizlemesine yardım etmemi bekliyor.

Tom expects me to help Mary clean out the clogged pipe.

Tom Mary'nin mutfağı temizlemesine yardım etmeyi kabul etti.

Tom agreed to help Mary clean the kitchen.

Tom, Mary'nin onun odasını temizlemesine yardım etmesini istedi.

Tom asked Mary to help him clean his room.

Tom'un odasını temizlemesine her zaman yardım eder misin?

Do you always help Tom clean his room?

Tom Mary'nin onun garajı temizlemesine yardım etmesini istedi.

Tom wanted Mary to help him clean out the garage.

O, ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti.

She asked him to help her father clean the garage.

Tom'un Mary'nin ahırı temizlemesine yardım etmekten başka seçeneği yoktu.

Tom had no other choice than to help Mary clean out the stable.

Tom'un Mary'nin garajı temizlemesine yardım etmekten başka seçeneği yoktu.

Tom had no other choice but to help Mary clean out the garage.

Tom, annesinin evi temizlemesine ve elbiseleri yıkamasına yardımcı oldu.

Tom helped his mother clean the house and wash clothes.

Tom, Mary'nin bahçedeki otları temizlemesine seve seve yardım edeceğini söyledi.

Tom said that he'd be more than happy to help Mary weed the garden.

Tom'un garajı temizlemesine yardım etmek için bir gönüllüye ihtiyacım var.

I need a volunteer to help Tom clean the garage.

- Tom'un ortalığı toplamasına yardımcı oldum.
- Tom'un etrafı temizlemesine yardım ettim.

I helped Tom clean up the mess.

Tom evini temizlemesine yardımcı olması için Mary'ye otuz dolar teklif etti.

Tom offered Mary thirty dollars to help him clean his house.

- Tom'un odasını temizlemesine yardım etmem gerekiyor.
- Odasını temizlemesi için Tom'a yardım etmem gerekiyor.

I'm supposed to help Tom clean his room.

O ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti fakat o yardım edemeyecek kadar çok meşgul olduğunu söyledi.

She asked him to help her father clean the garage, but he said that he was too busy to help.

- Tom'un odasını temizlemesine yardım etmem gerekiyor.
- Tom'un odasını temizlemek için ona yardım etmeliyim.
- Odasını temizlemesi için Tom'a yardım etmem gerekiyor.

- I'm supposed to help Tom clean his room.
- I have to help Tom clean his room.