Translation of "Tavşanları" in English

Tom'un tavşanları var.

Tom has rabbits.

Önce tavşanları öldürün.

Kill the bunnies first.

Avcı tavşanları köpeğiyle avladı.

The hunter hunted rabbits with his dog.

Tom yetiştirdiği tavşanları hatırladı.

Tom remembered the rabbits he used to raise.

Tom tavşanları et için yetiştirir.

Tom raises rabbits for meat.

Avcı tavşanları ve geyikleri vuruyor.

The hunter shoots deer and hares.

Bazı yabani tavşanları ormanda görebilirsiniz.

You can see some wild rabbits in the forest.

Bir avcı, köpeği ile tavşanları avladı.

A hunter hunted hares with his dog.

Tom tavşanları yetiştirir ve onları satar.

Tom raises rabbits and sells them.

Tom tavşanları yetiştirdi ve onları sattı.

Tom raised rabbits and sold them.

Patates kızartması ve bir bardak iyi şarapla birlikte tavşanları severim.

- I love rabbits ... with French fries and a good glass of wine.
- I love rabbits ... with chips and a good glass of wine.

Onları sebzelerden uzak tutmak için bahçemdeki tavşanları bir su tabancası ile vurdum.

I shoot the rabbits in my garden with a squirt gun to keep them away from the vegetables.

İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz.

Man is the only creature that consumes without producing. He does not give milk, he does not lay eggs, he is too weak to pull the plough, he cannot run fast enough to catch rabbits.