Translation of "Saklanmaya" in English

Kıpırdamadan saklanmaya çalıştı.

She kept still and tried to hide.

Tom saklanmaya gitti.

- Tom has gone into hiding.
- Tom went into hiding.

O saklanmaya gitti.

- He's gone into hiding.
- He went into hiding.

Onlardan biri saklanmaya gitti.

One of them went to hide.

Yavru kedi yağmurdan saklanmaya çalışıyor.

The kitty is trying to hide from the rain.

Tom babasının arkasında saklanmaya çalıştı.

Tom tried to hide behind his father.

Sami Layla'nın arkasında saklanmaya çalışıyordu.

Sami was trying to hid behind Layla.

- Gizlenmeye çalıştım.
- Gizlenmeyi denedim.
- Saklanmaya çalıştım.

I tried to hide.

Tom ailesini terk etti ve saklanmaya gitti.

Tom abandoned his family and went into hiding.

Tom ağacın arkasına saklanmaya çalıştı, ama hâlâ onu görebiliyordum.

Tom tried to hide behind the tree, but I could still see him.

Sonuçta, "kadınsılık" bir kadının doğuştan sahip olduğu bir şey, göstermek için bir çaba sarf etmesine gerek yok ve öyle de bir özellik ki bilinçli olarak saklanmaya çalışılsa bile boşa çıkardı.

In the end, "feminity" is something that a woman is naturally furnished with, there is no need to make any effort to show it, and it's a quality such that even if one were to make conscious efforts to hide it, it would lead to nothing.