Translation of "Karşıma" in English

Karşıma fırsatlar çıkmaz

opportunities won't come my way,

Fabrika karşıma çıktı.

the factory.

Koridorda yürüyorum ve karşıma çıkıyor.

I'm walking down the hallway and I just bump into it.

Ciddiye alınmamak artık hep karşıma çıkıyor.

This happens all the time now.

Nasıl bunu benim karşıma çıkarıyor diye

how does it make me face this?

Pat diye karşıma çıkınca utandırıyorsun beni.

When you catch me off guard, it really puts me on the spot.

Toplumsal cinsiyet ayrımları nereye gitsem karşıma çıkıyor.

I keep bumping into gender differences everywhere I go!

Ve karşıma "Sosyalizmden Cayanlar", "İğrenç Kurumsal Propaganda",

and got things like, "Socialist Sell-Outs,"

Ve bu yolculuğun sonunda da müzik çıktı karşıma.

And at the end of this journey, music showed up in front of me.

Ve kıyı boyunca yiyecek kaynakları da karşıma çıkabilir.

and also there might be some food sources along the shore.