Translation of "Karşılayacak" in English

Taleplerimizi karşılayacak mısın?

Will you meet our demands?

Biri seni karşılayacak.

Someone will be meeting you.

Tom bugün Mary'yi karşılayacak.

Tom is going to meet Mary today.

Tom seni istasyonda karşılayacak.

- Tom will meet you at the station.
- Tom is going to meet you at the station.

Biri beni burada karşılayacak.

Someone's meeting me here.

O, proje liderlerini karşılayacak.

She is going to meet the project leaders.

Tom seni orada karşılayacak.

Tom is going to meet you there.

Tom yarın sabah sizi karşılayacak.

Tom will meet you tomorrow morning.

Biri bizi istasyonda karşılayacak mı?

- Will anyone be at the station to meet us?
- Will anybody be at the station to meet us?

Istasyonda biri bizi karşılayacak mı?

- Will anyone be at the station to meet us?
- Will anybody be at the station to meet us?

Rio'daki firmamızın ajanı sizi havaalanında karşılayacak.

Our company's agent in Rio will meet you at the airport.

Sizi istasyonda karşılayacak bir araç ayarladık.

We arranged that a car meet you at the station.

Beni istasyonda karşılayacak erkek kardeşimi bulamadım.

I could not find my brother who was to meet me at the station.

Tom Mary'yi Boston'da bir yerde karşılayacak.

Tom will meet Mary somewhere in Boston.

Bu para miktarı ihtiyacınızı karşılayacak mı?

Will this amount of money meet your need?

Bu yeni otobüs servisi sakinlerin ihtiyaçlarını karşılayacak.

This new bus service will meet the residents' needs.

Sanırım üç yüz dolar bütün masraflarınızı karşılayacak.

- I think three hundred dollars will cover all your expenses.
- I think that three hundred dollars will cover all your expenses.

Tom, bizi saat 2: 30'da istasyonda karşılayacak.

Tom is meeting us at the station at 2:30.

- Üç yüz doların tüm masraflarınızı karşılayacağını düşünüyorum.
- Sanırım üç yüz dolar bütün masraflarınızı karşılayacak.

I think that three hundred dollars will cover all your expenses.