Translation of "Isteyebileceğin" in English

Burada tanışmak isteyebileceğin biri var.

I have someone here you might like to meet.

Bence, daha yavaş teknolojik gelişmeler isteyebileceğin

I think there might be very limited areas

Sanırım senin isteyebileceğin bir şeye sahibim.

I think I've got something you might want.

Sanırım görmek isteyebileceğin bir şey buldum.

- I think I've found something that you might be interested in seeing.
- I think that I've found something that you might be interested in seeing.
- I think that I've found something you might be interested in seeing.
- I think I've found something you might be interested in seeing.

Sanırım tapmak isteyebileceğin ilk şey Tom'la konuşmaktır.

I think the first thing you might want to do is talk to Tom.

O, denemeyi isteyebileceğin bir şeye benziyor mu?

Does that seem like something you might want to try?

O yapmak isteyebileceğin bir şey gibi görünüyor mu?

Does that seem like something you might want to do?

Almayı yeniden düşünmek isteyebileceğin şey yeni bir evrak çantası.

Something you might want to consider buying is a new briefcase.

Sanırım yapmayı isteyebileceğin ilk şey arabana biraz benzin koymaktır.

I think the first thing you might want to do is put some gasoline in your car.

Bu tür müzik hoşuna giderse, dinlemek isteyebileceğin birkaç müzisyen daha tavsiye edeyim.

If this kind of music floats your boat, let me recommend a few other musicians you may want to listen to.

Neredeyse öğrenmek isteyebileceğin her dilde yerli konuşurlar tarafından hazırlanmış ses dosyalarını bulmak kolaylaşıyor.

It's getting easier to find audio files by native speakers for almost any language you might want to study.