Translation of "Içkiler" in English

0.098 sec.

Examples of using "Içkiler" in a sentence and their english translations:

İçkiler senden.

The drinks are on you.

İçkiler ücretsizdi.

The drinks were free.

İçkiler benden.

Drinks are on me.

İlk içkiler benden.

I'll buy the first round.

İçkiler için teşekkür ederim.

Thank you for the drinks.

Hadi ama, içkiler benden.

Come on, drinks are on me.

Hadi o içkiler hakkında konuşalım.

Let's talk about that over drinks.

İçkiler için para ödemeyi unuttum.

I forgot to pay for the drinks.

Tom bütün gece bana içkiler aldı.

Tom bought me drinks all night.

Doğum günümde, bardaki herkes bana içkiler ısmarlıyordu.

On my birthday, everyone in the bar was buying me drinks.

Mutlu saat boyunca bütün içkiler yarı fiyatına.

During happy hour, all drinks are half price.

Parti bu gece benim evimde! İçkiler benden!

Party at my house tonight! Drinks on me!

Tom'un kızının düğünündeki içkiler ona çok pahalıya mal oldu.

- The drinks at Tom's daughter's wedding cost him a packet.
- The drinks at Tom's daughter's wedding cost him a bundle.

Akşam yemeğine ihtiyacım yok. Toplantıdan sonra içkiler için dışarı çıkıyorum.

I don't need dinner. After the meeting I'm going out for drinks.