Translation of "Hiçliğin" in English

0.003 sec.

Examples of using "Hiçliğin" in a sentence and their english translations:

Fadıl hiçliğin ortasına kadar sürdü.

Fadil drove to the middle of nowhere.

Orası hiçliğin ortasında sıkıcı küçük bir yerdir.

It's a boring little place in the middle of nowhere.

- Hava kirliliğinden kurtulmanın tek yolu hiçliğin ortasında yaşamaktır.
- Hava kirliliğinden kurtulmanın tek yolu ıssız bir yerde yaşamaktır.

The only way to escape air pollution is to live in the middle of nowhere.

- Hiçliğin ortasında kaybolduk!
- Dağ başında kaybolduk.
- Kör itin öldüğü yerde kaybolduk.
- Bu ücra yerde kaybolduk.
- Bu kuş uçmaz, kervan geçmez yerde kaybolduk.
- Bu ıssız yerde kaybolduk.

- We are lost in the middle of nowhere.
- We're lost in the middle of nowhere!