Translation of "Gazetedeki" in English

- Adam gazetedeki tanımlamaya uyuyor.
- Adam gazetedeki tarife uyuyor.

The man answers to the description in the newspaper.

O gazetedeki tanıma uyuyor.

He fits the description in the newspaper.

Bugünkü gazetedeki başyazıyı okudun mu?

Have you read the leading article in today's paper?

Bugünkü gazetedeki sudoku çok zor.

The sudoku in today's paper is very difficult.

Gazetedeki reklamınıza yanıt vermek için geldim.

I have come in response to your ad in the paper.

Bugün gazetedeki iş reklamları okudun mu?

Did you read the classified ads in the newspaper today?

Gazetedeki bir duyuru vasıtasıyla kaybolan köpeğimi buldum.

I found my lost dog by means of a notice in the paper.

Ya da gazetedeki ve ya televizyondaki işine son veriyorlar

Or they end their job in the newspaper or on television

Yeni bir iş ararken gazetedeki küçük ilanları okumayı unutma.

When looking for a new job, do not forget to read the want ads in the newspaper.

Sami, gazetedeki sütununu okuyan birinden bir e-posta aldı.

Sami got an e-mail from a person who read his column in the newspaper.