Translation of "Bugünkü" in English

0.119 sec.

Examples of using "Bugünkü" in a sentence and their english translations:

Bugünkü şirketi kurdu.

He made the company what it is today.

Bugünkü gazete nerede?

- Where is today's paper?
- Where's today's newspaper?

Bu bugünkü gazete.

This is today's newspaper.

Bugünkü test nasıldı?

How was today's test?

Bugünkü toplantıya katılmalıydın.

- You should have attended today's meeting.
- You should've attended today's meeting.

Bugünkü durumundan memnundur.

He is content with his present state.

Bugünkü gelenekleriniz nedir?

What are your traditions on this day?

Bugünkü ders sıkıcıydı.

Today's lesson was boring.

Bugünkü oyun nasıldı?

How was today's game?

Bugünkü sınavı geçmedim.

I didn't pass today's exam.

Bugünkü toplantıda olacağım.

I'll be at today's meeting.

- Sanırım bugünkü maçı kazanabiliriz.
- Sanırım bugünkü oyunu kazanabiliriz.

- I think we can win today's game.
- I think that we can win today's game.

- Bugünkü konuşma parayla ilgiliydi.
- Bugünkü sohbet para hakkındaydı.

Today's talk was about money.

- Ben henüz bugünkü gazeteyi okumadım.
- Bugünkü gazeteyi henüz okumadım.

- I've not read today's paper yet.
- I haven't read today's newspaper yet.

Ancak bugünkü amacımız doğrultusunda

But for our purposes today,

Bugünkü konumuz zaman yolculuğu

Our topic today is time travel

Bugünkü gazeteyi okumuş muydun?

- Have you read today's paper yet?
- Have you read today's newspaper yet?

Kaza, bugünkü gazetede bildirildi.

The accident is reported in today's paper.

Bugünkü durumunu babasına borçludur.

What he is today he owes to his father.

Bugünkü bölümü kaydedecek misin?

Are you going to record today's episode?

Bugünkü gazeteyi okudun mu?

Have you read today's paper?

Tom bugünkü maaşından memnun.

Tom is content with his present salary.

Onu bugünkü haberlerde dinledim.

I heard it on the news today.

Bence, bugünkü toplantıya katılamayacağım.

As for me, I won't be able to attend today's meeting.

Bugünkü toplantıyı sabırsızlıkla beklemiyorum.

I'm not looking forward to today's meeting.

Tom bugünkü sınavı geçmedi.

Tom didn't pass today's exam.

Bugünkü gazeteyi gördün mü?

Have you seen today's paper?

Bugünkü döviz kuru nedir?

What's today's exchange rate?

Bana bugünkü gazeteyi göster.

Show me today's paper.

Bugünkü performansımdan memnun değilim.

- I am not satisfied with my performance today.
- I'm not satisfied with my performance today.

Bugünkü parti resmî değil.

Today's party is informal.

Bugünkü gazeteyi zaten okudum.

- I have already read today's paper.
- I've already read today's paper.

Tom bugünkü toplantıda olamaz.

Tom can't be at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıya katılmadı.

Tom didn't attend today's meeting.

Tom bugünkü toplantıya gelmeyecek.

Tom won't come to today's meeting.

Bugünkü gazeten var mı?

Do you have today's paper?

Bugünkü durumumu aileme borçluyum.

What I am today is due to my parents.

Tom bugünkü toplantıda olmayacak.

Tom isn't going to be at today's meeting.

Bugünkü yarışı kazanmayı umuyorum.

I expect to win today's race.

O bugünkü gazete mi?

Is that today's paper?

Bugünkü partinin sorumlusu kimdi?

Who was in charge of today's party?

Bugünkü toplantı iptal edildi.

- Today's meeting has been canceled.
- Today's meeting has been cancelled.

Bugünkü biletlere sahip misin?

Do you have today's tickets?

Bugünkü büyük olay nedir?

What's the big occasion today?

Tom bugünkü toplantıya katılmayacak.

Tom won't attend today's meeting.

Bugünkü falını okudun mu?

Have you read your horoscope for today?

Bugünkü durumunu karısına borçlu.

He owes what he is today to his wife.

Sanırım bugünkü maçı kazanabiliriz.

I think we can win today's game.

- Umarım bugünkü sınavından geçersin.
- Umarım bugünkü sınavından iyi not alırsın.

- I hope you pass today's exam.
- I hope that you pass today's exam.

- Tom bile bugünkü sınavda başarısız oldu.
- Bugünkü sınavı Tom bile geçemedi.

Even Tom failed today's exam.

Beni bugünkü durumuma büyükbabam getirdi.

My grandfather has made me what I am.

Şirketi bugünkü durumuna büyükbabam getirdi.

My grandfather made the company what it is today.

Bugünkü yumurta yarınki tavuktan iyidir.

Better an egg today than a hen tomorrow.

Bugünkü toplantıya katılmana gerek yok.

There's no need for you to attend today's meeting.

Bugünkü toplantıya gitmek zorunda değilsin?

You don't have to go to today's meeting.

Bugünkü toplantıda bulunmana gerek yok.

There's no need for you to be at today's meeting.

Ben henüz bugünkü gazeteyi okumadım.

I've not read today's paper yet.

Tom muhtemelen bugünkü sınavı geçecek.

- Tom is likely to pass today's exam.
- Tom will probably pass today's exam.

Bu dünkü gazete. Bugünkü nerede?

This is yesterday's newspaper. Where's today's?

Bugünkü oyun beni gerçekten etkiledi.

Today's play really moved me.

Bugünkü gazetede çok haber bulmazsın.

You won't find much news in today's newspaper.

Bugünkü derse burada son vereceğiz.

- So much for today's lesson.
- We will end today's lesson here.

Bugünkü gazetedeki başyazıyı okudun mu?

Have you read the leading article in today's paper?

Bugünkü maçta herkes iyi oynadı.

Everyone played well in today's game.

Tom'un ölüm bildirimi bugünkü gazetedeydi.

Tom's death notice was in today's paper.

Patronumuz bugünkü temizliği organize etti.

Our boss organized today's clean-up.

Tom'un bugünkü toplantıda olması gerekmiyor.

Tom doesn't need to be at today's meeting.

Tom'un bugünkü toplantıya katılmasını iste.

Ask Tom to attend today's meeting.

Bugünkü toplantı için hazır mısın?

Are you ready for today's meeting?

Bugünkü oyun için hazır mısın?

Are you ready for today's game?

Bugünkü sınav için hazır mısın?

Are you ready for today's exam?

Bugünkü hava çok bulutlu, ha!

My is it cloudy today!

Tom muhtemelen bugünkü toplantıda olmalıydı.

- Tom probably should've been at today's meeting.
- Tom probably should have been at today's meeting.

Bugünkü testte çok iyi yapmadım.

I didn't do too well on today's test.

Bugünkü sınavda çok iyi yapmadım.

I didn't do very well on today's exam.

İşte bugünkü takımın bir kısmı,

Here's some of the team today,

Bugünkü durumuma beni amcam getirdi.

My uncle has made me what I am today.

Tom bugünkü testte iyi yapmadı.

Tom didn't do well on today's test.

Tom'un resmini bugünkü gazetede gördüm.

I saw Tom's picture in today's newspaper.

Bugünkü toplantıya katılmayı planlıyor musun?

Do you plan to attend today's meeting?

Bugünkü gazetedeki sudoku çok zor.

The sudoku in today's paper is very difficult.

Tom'un bugünkü toplantıda olacağını sanıyordum.

- I thought Tom would be at today's meeting.
- I thought that Tom would be at today's meeting.

Umarım Tom bugünkü toplantıda değildir.

I hope Tom isn't at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıda olmak istiyor.

Tom wants to be at today's meeting.

Tom'un bugünkü toplantısında olması gerekiyor.

Tom needs to be at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıda mevcut değildi.

Tom wasn't present at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıda hazır olacak.

Tom is going to be present at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıda olmadığını söyledi.

Tom said that he wasn't at today's meeting.

Bugünkü testte nasıl yaptığını düşünüyorsun?

How do you think you did on today's test?

Tom, bugünkü toplantısında olduğunu söyledi.

Tom said that he was at today's meeting.

Tom bugünkü sınavda kopya çekti.

Tom cheated on today's exam.

Tom bugünkü toplantıda olmak istemedi.

Tom didn't want to be at today's meeting.

Tom bugünkü toplantıda olmak istedi.

Tom wanted to be at today's meeting.

Bugünkü maç için Tom kalecidir.

For today's match, Tom is the goalkeeper.