Translation of "Bilmesini" in English

0.013 sec.

Examples of using "Bilmesini" in a sentence and their english translations:

öğretmenimin bilmesini istiyorum."

and I haven’t seen him in six years."

Herkesin bilmesini istemiyorum.

- I don't want everyone to know.
- I don't want everybody to know.

Kimsenin bilmesini istemiyor.

He doesn't want anyone to know.

Annemin bilmesini istemedim.

I didn't want my mom to know.

"Öğretmenimin şunu bilmesini istiyorum.

"I wish my teacher knew

Öğretmeninizin neyi bilmesini isterdiniz?

“What do you wish your teacher knew?”

Tom'un bunu bilmesini istiyorum.

I want Tom to know that.

Tom Mary'nin bilmesini istiyordu.

Tom wanted Mary to know.

Tom'un gerçeği bilmesini istiyorum.

I want Tom to know the truth.

Tom'un bunu bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know this.

İnsanların gerçeği bilmesini istiyorum.

I want people to know the truth.

Nerede yaşadığımı bilmesini istemiyorum.

I don't want him to know where I live.

Tom'un onu bilmesini istiyorum.

I need Tom to know that.

O kimsenin bilmesini istemiyor.

She doesn't want anyone to know.

Onların bunu bilmesini istemiyorum.

I don't want them to know this.

Onun bunu bilmesini istemiyorum.

I don't want him to know this.

Onların gerçeği bilmesini istiyorum.

I want them to know the truth.

Onun gerçeği bilmesini istiyorum.

- I want him to know the truth.
- I want her to know the truth.

Onların onu bilmesini istiyorum.

I want them to know that.

Onun onu bilmesini istiyorum.

- I want him to know that.
- I want her to know that.

Tom, Mary'nin bilmesini istemiyordu.

Tom didn't want Mary to know.

Onların onu bilmesini istiyoruz.

We want them to know that.

Tom kimsenin bilmesini istemedi.

Tom didn't want anyone to know.

Onun gerçeği bilmesini istemiyorum.

I don't want him to know the truth.

Tom'un gerçeği bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know the truth.

Başka birinin bilmesini istemiyorum.

I don't want anyone else to know.

İnsanların bunu bilmesini istemiyorum.

I don't want people to know about that.

Kimsenin burada olduğumu bilmesini istemiyorum.

I don't want anyone to know I'm here.

Tom'un eve gelebileceğini bilmesini istiyoruz.

We want Tom to know he can come home.

Asla değişmeyeceğimi hepinizin bilmesini istiyorum.

- I want you all to know that I'll never change.
- I want you all to know I'll never change.

Evleneceğimizi bütün dünyanın bilmesini istiyorum.

- I want the whole world to know that we're going to get married.
- I want the whole world to know we're going to get married.

Tom'un nerede yaşadığımı bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know where I live.

Tom olanları Mary'nin bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want Mary to know what happened.

Tom hiç kimsenin bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want anyone to know.

Tom başka birinin bilmesini istemedi.

Tom didn't want anyone else to know.

Tom başka birinin bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want anyone else to know.

Çin, dünyanın bunu bilmesini istemiyor.

China doesn't want the world to know any of this.

Tom'un onu sevdiğimizi bilmesini istiyorum.

- I need Tom to know that we love him.
- I need Tom to know we love him.

Evli olduğumu Tom'un bilmesini istemiyorum.

- I don't want Tom to know that I got married.
- I don't want Tom to know I got married.

İnsanların ne olduğunu bilmesini istiyorum.

I want people to know what's going on.

Herkesin ne olduğunu bilmesini istiyorum.

I want everyone to know what happened.

Herkesin üzgün olduğumu bilmesini istiyorum.

I want everybody to know I'm sorry.

Tom'un ne olduğunu bilmesini istiyorum.

I want Tom to know what happened.

Burada olduğumuzu Tom'un bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know we're here.

Zengin olduğumu kimsenin bilmesini istemiyorum.

- I don't want anyone to know that I'm rich.
- I don't want anybody to know that I'm rich.
- I don't want anybody to know I'm rich.
- I don't want anyone to know I'm rich.

Tom'un ne yaptığımı bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know what I've done.

Tom, Mary'nin gerçeği bilmesini istemedi.

Tom didn't want Mary to know the truth.

Tom, Mary'nin gerçeği bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want Mary to know the truth.

Ve Okuloma'nın da bilmediğimi bilmesini istemiyordum,

and I did not want Okuloma to know that I did not know,

Kimsenin aşırı stresli olduğumu bilmesini istemiyorum.

I don't want anyone to know that I am super stressed out.

Onun bu konuyu bilmesini istiyor musun?

Do you want him to know about it?

Tom'un bunun hakkında bilmesini istiyor musun?

Do you want Tom to know about this?

Bunun hakkında hiç kimsenin bilmesini istemiyorum.

I don't want anyone to know about this.

Herhangi birinin burada olduğumu bilmesini istemiyordum.

- I didn't want anyone to know I was here.
- I didn't want anybody to know that I was here.
- I didn't want anyone to know that I was here.
- I didn't want anybody to know I was here.

Tom'un onu şu anda bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know that right now.

Tom'un gerçekten ne olduğunu bilmesini istiyorum.

I want Tom to know what really happened.

Nerede olduğumuzu hiç kimsenin bilmesini istemiyorum.

I don't want anyone to know where we are.

Tom'un bize ne olduğunu bilmesini istedim.

I wanted Tom to know what happened to us.

Tom'un haklı olduğunu bilmesini istemiyor musun?

- Don't you want Tom to know you were right?
- Don't you want Tom to know that you were right?

Onların hiçbirinin yaptığımız şeyi bilmesini istemiyorum.

I don't want them all to know what we did.

Neden oraya gittiğimi kimsenin bilmesini istemiyorum.

I didn't want anyone to know why I went there.

Tom'un gerçeği bilmesini istemedin, değil mi?

You didn't want Tom to know the truth, did you?

Bir katil olmadığımı herkesin bilmesini istiyorum.

I want everyone to know that I'm not a murderer.

Aşık olduğumuzu bütün dünyanın bilmesini istiyorum.

- I want the whole world to know that we're in love.
- I want the whole world to know we're in love.

Tom sarhoş olduğunu ebeveynlerinin bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want his parents to know he got drunk.

Bunun olmasını kastetmediğimi Tom'un bilmesini istiyorum.

- I want Tom to know that I didn't mean for this to happen.
- I want Tom to know I didn't mean for this to happen.

Herkesin bilmesini istemiyorsun, değil mi, Tom?

You don't want everyone to know, do you, Tom?

Tom Mary'nin ona güvenebileceğini bilmesini istiyor.

- Tom wants Mary to know that she can trust him.
- Tom wants Mary to know she can trust him.

Tom Mary'nin onu sevdiğini bilmesini istiyor.

- Tom wants Mary to know that he loves her.
- Tom wants Mary to know he loves her.

Sadece Tom'un onu özleyeceğimizi bilmesini istiyorum.

- I just want Tom to know that we'll miss him.
- I just want Tom to know we'll miss him.

Tüm dünyanın bizim hakkımızda bilmesini istiyorum.

I want the whole world to know about us.

Tom'un henüz bu konuda bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know about this yet.

Tom'un bu konuyu bilmesini istiyor musun?

Do you want Tom to know about it?

Tom Mary'nin ne olduğunu bilmesini istemiyordu.

Tom didn't want Mary to know what had happened.

Tom insanların onun hakkında bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want people to know about that.

Tom mutsuz olduğunu herkesin bilmesini istedi.

- Tom wanted everybody to know that he was unhappy.
- Tom wanted everyone to know that he was unhappy.
- Tom wanted everybody to know he was unhappy.
- Tom wanted everyone to know he was unhappy.

Hiçbir arkadaşımın bunu yapamayacağımı bilmesini istemiyorum.

- I don't want any of my friends to know that I can't do that.
- I don't want any of my friends to know I can't do that.

Tom, Mary'nin nerede yaşadığını bilmesini istemedi.

Tom didn't want Mary to know where he lived.

Tom yaptığı şeyi Mary'nin bilmesini istemiyor.

Tom doesn't want Mary to know what he did.

Tom'un onu benim yapmadığımı bilmesini istedim.

- I wanted Tom to know I didn't do that.
- I wanted Tom to know that I didn't do that.

"Babamın geçen yıl öldüğünü öğretmenimin bilmesini istiyorum

"I wish my teacher knew that my dad died this year,

Tom onun onu sevdiğini Mary'nin bilmesini istiyor.

- Tom wants Mary to know that he likes her.
- Tom wants Mary to know he likes her.

Tom Mary'nin bilmesini istemediği bir şey yaptı.

Tom did something he didn't want Mary to know about.

Tom'un bilmesini istemiyorum. Bu, ikimizin sırrı olmalı.

I don't want Tom to know. This has to be our secret.

Tom'un ne kadar para kazandığımı bilmesini istemiyorum.

I don't want Tom to know how much money I make.

Hayır, bir şey söyleme! Tom'un bilmesini istemiyorum.

No, don't say anything! I don't want Tom to know.

Tom'un Mary ve benim çıktığımızı bilmesini istemiyorum.

- I don't want Tom to know that Mary and I went on a date.
- I don't want Tom to know Mary and I went on a date.