Translation of "Aradık" in English

Tom'u aradık.

We called Tom.

- Her yeri aradık.
- Biz her yeri aradık.

We searched everywhere.

Onu caddelerde aradık,

searching for her,

Biz onu aradık.

We looked for her.

Her yeri aradık.

We searched everywhere.

Biz onları aradık.

We looked for them.

Biz sizi aradık.

We called you.

Orada burada onu aradık.

We looked for it here and there.

Biz her yerde aradık.

- We searched everywhere.
- We've searched everywhere.

Her yerde onları aradık.

We looked all over for them.

Kayıp çocuk için ormanı aradık.

We searched the woods for the missing child.

Biz zengin fakir onu aradık.

We looked for it high and low.

Her yerde bu kitabı aradık.

We've searched high and low for this book.

Biz köpek yavrusunu aradık ama boşunaydı.

We looked for the puppy, but it was in vain.

Bizim kayıp köpek yavrusunu aradık fakat boşuna.

We looked for our lost puppy, but in vain.

Geç kalmasın diye ona hatırlatmak için aradık.

We called to remind him lest he come late.

Her yerde aradık, ancak hiçbir şey bulamadık.

We searched everywhere but found nothing.

İki erkek çocuğu her yerde aradık ama hiçbiri bulunamadı.

We searched for the two boys everywhere, but neither could be found.

Tom için bütün dükkanı aradık, ve onu oyuncak bölümünde bulduk.

We searched the entire shop for Tom, and found him in the toy department.

Biz hepimiz eksik belgeleri her yerde aradık ama onlar asla bulunmadı.

We all searched high and low for the missing documents, but they were never found.

- Dün toplantıda seni gözden kaçırdık.
- Dün toplantıda gözlerimiz seni aradı.
- Dün toplantıda seni aradık.
- Dün toplantıda seni özledik.

We missed you at the meeting yesterday.