Translation of "Anlayabileceğini" in English

0.005 sec.

Examples of using "Anlayabileceğini" in a sentence and their english translations:

Tom'un Fransızca anlayabileceğini bilmiyordum.

- I didn't know that Tom could understand French.
- I didn't know Tom could understand French.

Tom, Mary'nin Fransızcayı anlayabileceğini bilmiyordu.

- Tom didn't know that Mary could understand French.
- Tom didn't know Mary could understand French.

Herkes Tom'un Fransızca anlayabileceğini düşündü.

Everyone thought that Tom could understand French.

Bu dili nasıl anlayabileceğini anlamıyorum.

I don't understand how you can understand that language.

Tom Mary'nin Fransızca anlayabileceğini düşünüyor.

- Tom thinks Mary can understand French.
- Tom thinks that Mary can understand French.

Mary'nin Fransızca anlayabileceğini Tom'un bildiğini sanmıyorum.

- I don't think Tom knows Mary can understand French.
- I don't think that Tom knows Mary can understand French.

Tom, Mary'nin Fransızca anlayabileceğini bildiğini sanmıyorum.

- Tom told me that he was at home.
- Tom told me he was at home.

Bu örneklerle birlikte senin daha iyi anlayabileceğini umuyorum.

I hope that, with these examples, you can understand better.

Bunu kendileri kendilerine yapmadıkları sürece kendine zarar vermeyi kimsenin anlayabileceğini düşünmüyorum.

I don't think anyone can understand self-harm, unless they do it themselves.