Translation of "Alabildi" in English

Onun yerini kim alabildi?

- Who could take the place of him?
- Who could take his place?

Birkaç hesabı güvenceye alabildi.

He has managed to secure several accounts.

Tom güçlükle nefes alabildi.

Tom could scarcely breathe.

Paralı insanlar tereyağ alabildi.

People with money were able to buy butter.

Arzu ettiğini kolaylıkla alabildi.

She managed to get what she desired easily.

Tom istediği şeyi alabildi.

- Tom was able to buy what he needed.
- Tom could buy what he needed.

Betty her zaman istediğini alabildi.

Betty always managed to get what she wanted.

Tom istediğini alabildi gibi görünüyor.

It looks like Tom was able to get what he wanted.

Tom her zaman istediğini alabildi.

Tom has always been able to get what he wants.

Sosyal hizmetlerde yüksek lisans eğitimi alabildi

So then he was able to get a master's in social work,

Tom öfkesini güçlükle kontrol altına alabildi.

Tom could barely contain his anger.

Tom bir markette gerekli şeyleri alabildi.

Tom was able to buy what he needed at a convenience store.

Tom neredeyse alışveriş listesindeki her şeyi alabildi.

Tom was able to buy almost everything on his shopping list.

Tom, böyle bir arabayı nasıl satın alabildi?

How was Tom able to buy a car like that?

Tom bu geceki konser için hepimize bilet alabildi.

Tom was able to get us all tickets to tonight's concert.

Çocuk ağlıyormuş gibi yaptı böylece biraz sempati alabildi.

The child pretended to cry so it could get some sympathy.

Ona para verdim, bu yüzde bana kulaklık satın alabildi.

I gave her money, so she could buy me earphones.

Bu araba o kadar ucuzdu ki onu satın alabildi.

This car was so cheap that he could buy it.

Tom bankadan bir kredi çekti, bu yüzden bir ev satın alabildi.

Tom took out a loan from the bank, so he could buy a house.