Translation of "çocuğuna" in English

0.004 sec.

Examples of using "çocuğuna" in a sentence and their english translations:

O, karşısındaki çocuğuna baktı.

She looked her child in the face.

Tom çocuğuna bakmamızı istedi.

Tom requested that we take care of his child.

O onun çocuğuna kızgın.

He's angry at his child.

Sen yokken çocuğuna bakacağım.

I'll look after your child while you are away.

Mary ikinci çocuğuna hamile.

Mary is pregnant with her second child.

Mary ilk çocuğuna hamile.

Mary is pregnant with her first child.

Mary, Tom'un çocuğuna hamile.

Mary is pregnant with Tom's child.

Her annenin çocuğuna şefkati vardır.

Every mother has affection for her child.

O üç çocuğuna içten bağlıdır.

She is devoted to her three children.

Çocuğuna bakmak için işini bıraktı.

She quit her job to look after her child.

O bir erkek çocuğuna benziyor.

She looks like a boy.

Şu yakışıklı erkek çocuğuna bak.

Look at that good-looking boy.

Mary ilk çocuğuna Tom adını verdi.

Mary named her first child Tom.

Tom'un çocuğuna senin adını koyduğuna inanamıyorum.

- I can't believe Tom named his kid after you.
- I can't believe that Tom named his kid after you.

Bu akşam senin çocuğuna ben bakacağım.

I will look after your child this evening.

O akıllı bir erkek çocuğuna benzemiyor.

He doesn't look like an intelligent boy.

Leyla, Rania'nın iki oğlan çocuğuna bakıyordu.

Layla was baby-sitting Rania's two boys.

Bir grup Hintli erkek çocuğuna öğretmenlik yaptı.

He taught a group of Indian boys.

- Leyla Sami'nin çocuğuna hamileydi.
- Leyla Sami'den hamileydi.

Layla was pregnant with Sami's baby.

Orada hıçkırarak ağlamakta olan bir kız çocuğuna rastladım.

I found that there was a little girl sobbing.

- Siz yokken çocuğunuzla ilgileneceğim.
- Sen yokken çocuğuna bakacağım.

I'll look after your child while you are away.

Eğer bir anne çocuğuna salçalı ekmek veya sandviç hazırlayacaksa

if a mother is going to prepare tomato paste or sandwiches for her child

Çocuğuna ekmek yediremeyecek duruma düşen aileler sizce ne yapacak?

What do you think the families who are unable to feed their children to do?

Tom Mary kadar yaşlı bir kız çocuğuna sahip olmak için yeterince yaşlı olamaz.

Tom can't be old enough to have a daughter as old as Mary.

Tom ünlü biri olduğunu düşündü ve bu yüzden çocuğuna aptalca bir isim verdi.

Tom thought he was a celebrity and so he gave his child a stupid name.