Translation of "Davranmak" in Dutch

Aceleci davranmak istemiyorum.

Ik wil geen voorbarige conclusies trekken.

Çocuklar yetişkinler gibi davranmak isterler.

Kinderen willen zich als volwassenen gedragen.

- Çabuk olmak zorundayız.
- Hızlı davranmak zorundayız.

We moeten snel handelen.

Ama hareket hâlinde olduğumuzdan, hızlı davranmak zorundayız!

Maar omdat we in beweging zijn moeten we snel handelen.

Ama insanlara saygı ve anlayışla davranmak zorundasınız.

maar zonder respect en medeleven lukt het niet.

Başkalarına güzel bir şekilde davranmak benim için çok zordu.

- Ik vond het moeilijk om vriendelijk te zijn tegen de anderen.
- Het was moeilijk voor mij om aangenaam over te komen naar anderen toe.

- Hızlı hareket etmeliyiz.
- Hızlı hareket etmek zorundayız.
- Çabuk davranmalıyız.
- Çabuk davranmak zorundayız.

We moeten snel handelen.