Translation of "çıkıp" in Dutch

0.006 sec.

Examples of using "çıkıp" in a sentence and their dutch translations:

Yukarı çıkıp nefes alabilesin.

...zodat je boven water adem kunt gaan halen.

Yüzeye olabildiğince hızlı çıkıp...

Zo snel mogelijk naar boven.

Gölgelerden çıkıp aydınlığa dönmeleri için.

Om uit de schaduwen in het licht te komen.

Hemen çıkıp yardım çağırmanız gerekir.

Je moet eruit en onmiddellijk hulp zoeken.

Bahsedeceğim son alışkanlık, saldırganların dışarı çıkıp

De laatste gewoonte waarover ik het zal hebben

Tamam, buradan çıkıp aramaya devam edelim.

Laten we wegwezen en blijven zoeken.

Lüten buraya çıkıp masanın üstüne oturun.

- Stap alsjeblieft hierop en ga dan op deze tafel zitten.
- Gelieve hier op te stappen en dan op deze tafel te gaan zitten.

Ben her gün koşuya çıkıp düşüncelerimi serbest bıraktığımda oluyor.

Ik ga elke dag gewoon lopen en laat mijn geest uitwaaien.

Yukarı çıkıp bu su tankına mı girelim? Yoksa bu hurda yığınına mı?

Klimmen we deze tank in? Of duiken we de schroothoop in?

Stephen Hawking bir zamanlar zaman gezginleri için bir parti düzenledi ama kimse çıkıp gelmedi.

Stephen Hawking gaf ooit eens een party voor tijdsreizigers, maar niemand kwam opdagen.