Translation of "Sevdiği" in Arabic

Bu beni sevdiği içindir.

بسبب حبه لي.

Kızımın regi sevdiği ortaya çıktı,

تبينت أن طفلتي تحب موسيقى الريغي،

Bu, Tom'un en sevdiği kitap.

هذا كتاب توم المفضل.

Annesinin en sevdiği yemeği yaptığını anlatır.

وكيف تطبخ لها أمها أكلها المفضل.

Insanların çalışmayı sevdiği ortamları yaratmakla kalmayıp

لا يمكننا فقط خلق بيئات حيث يحب الناس القدوم للعمل

Onun, herkesin sevdiği bir oğlu var.

لديها ابن يحبه الجميع.

Bu Tom'un en sevdiği kitaplardan biri.

هذا أحد كتب توم المفضلة.

Laurie, en sevdiği restorana yemek yemeye gitti.

ذهبت لوري للأكل في مطعمها المفضّل.

Ve hiç kimse sevdiği biri için daha fazlasını yapamaz.

ولا أحد يمكنه أن يفعل أكثر مما فعلتم للشخص الذي تحبونه.

Sevdiği kadın öldüğü için bir zaman makinesi icat ediyor

اختراع آلة الزمن لأن المرأة التي تحبها ماتت

Kendi cinsinden birini sevdiği için el ele özgürce sokaklarda yürüyemediği hâlde

التقيت بأشخاص قالوا لأنهم أحبوا شخصًا من نوعهم، لم يتمكنوا من

Neredeyse her gün alkolsüz bira içiyor çünkü bira onun en sevdiği içecek fakat her gün alkol içmek istemiyor.

هي تشرب الجعة عديمة الكحول كل يوم لأن الجعة هي مشروبها المفضل إلا نها لا تريد تناول الكحول كل يوم.