Translation of "Saygı" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Saygı" in a sentence and their arabic translations:

Saygı.

الاحترام.

Hikâyeye saygı duymaktı.

كان أن أحترم تلك القصة.

Sana saygı duyuyorum.

أنا احترمك.

Ben öz saygı savunucusuyum.

أنا أدعو إلى حبّ الذات.

Ona çok saygı duymuştum,

لقد كنت في رهبةٍ منها،

İsteklerinize saygı duyuluyor mu?

هل تُحترم طلباتك؟

Saygı "İyi günler" "Günaydın"

الآن، الإحترام يمكن ببساطة أن يكون،

Biz birbirimize saygı gösteririz.

نحن نحترم بعضنا البعض.

Herkes tarafından saygı duyuluyorsun.

إن الجميع يحترمك.

Sevgi ve saygı vardı.

كان هناك حب و احترام.

Saygı göstermek erkekler için zordur.

المراعاة جدا صعبة بالنسبة للرجال.

Saygı duymayan bir gösteri hazırladım.

ويحولونها إلى مداعبات.

Saygı şu cümleler arasındaki farktır:

الإحترام هو الفرق بين قول:

O kadar saygı görüyordu ki

، حيث توفي عام 1826.

O, saygı için şapkasını kaldırdı.

رفع قبّعته اِحتراماً.

Aralarında saygı yoksa insanlardan doğaya, gezegene ve hayvanlara saygı duymalarını nasıl isteyebiliriz?

كيف بإمكاننا أن نطلب من النّاس أن يحترموا الطّبيعة و الكوكب و الحيوانات إن لم يحترموا بعضهم البعض؟

Bütün kadınlığım içinde saygı görmek istiyorum

وأن أكون محترمة بكل صفاتي الأنثوية

Kadınlara saygı gösteren erkekler yok değil.

الآن، فالكثير من الرجال يقدرون النساء،

Bir başkasının yaşantısına saygı duymak için

وكان مستعدًا لفعل ما يتطلبه الأمر

Siyasetçilerimizin, dini liderlerimizin -- elbette saygı çerçevesinde --

سياسيونا وقادتنا الدينيون،

Saygı olmadan diğer ilkeler işe yaramaz.

والذي لا تعمل أي من المبادئ الأخرى بدونه.

Saygı, önündeki kişinin gözünün içine bakmaktır,

إنه أن تنظر إلى عيني الشخص الماثل أمامك،

Din ve din adamlarına saygı duyulacak. "

سيتم احترام الدين ورجال الدين ".

Ve iklimimizi kontrol etme yeteneğine saygı.

وتعزيز قدرتها باعتبارها مسئولة عن التحكم في المناخ.

şimdi bana bir insan olarak saygı duyuyorsunuz.

أنكم الآن تحترمونني كشخص.

Bu çocuklar düşük öz saygı ile büyür

ينمو أولئك الأطفال وهم لا يحترمون ذواتهم

Saygı göstermek muteber bir erkek niteliği değil.

المراعاة ليس من صفاة الرجل.

Ama insanlara saygı ve anlayışla davranmak zorundasınız.

لكن عليك أن تعامل الناس بالاحترام والرعاية الرحيمة.

Herkes sana saygı duyar. Herkes seni sayar.

الجميع يحترمك. الجميع يحترمك.

Yeryüzündeki tüm yaşamın temeli olma yeteneğine saygı,

تقدير قدرات التربة باعتبارها أساس الحياة في الأرض،

Karbon bankası olarak hizmet sunma yeteneğine saygı

تعزيز قدرتها باعتبارها مخزنًا للكربون.

Ağaçların, taşların ve suyun ruhuna duydukları saygı,

واحترام الأرواح التي تعيش في الأشجار والصخور والمياه،

Pratik ve insancıl yaklaşımı saygı kazandı ve sonuçlar getirdi.

نال نهجه العملي والإنساني الاحترام وحقق نتائج.

Bu güzellik bende korkuyla karışık bir saygı hissi uyandırdı

لقد أسرني الجمال

Aralarında karşılıklı saygı ve sadakate dayalı özel bir bağ kuruldu

وتم تكوين رابطة خاصة بينهما ، بناءً على الاحترام المتبادل والولاء ،

Herkesin bildiği gibi sert olan askerleri onu sevmekten çok saygı

من المعروف أنه قاسٍ ، كانت قواته تحترمه أكثر من أن تحبه ، في

Bence insanlar onlardan korkmaktansa saygı göstermeli. Onları korumalıyız ve öldürmeye çalışmamalıyız.

‫لا أظن أن الناس يجب أن تخاف منها،‬ ‫لكن علينا أن نحترمها.‬ ‫علينا حمايتها وليس محاولة قتلها.‬

Ve zamanın ötesine geçebilmelerine saygı ve hayranlık duyun. Altyazı çevirmeni: Levent Aladağ

‫بينما ننطلق في عد تنازلي‬ ‫للأشياء الاستثنائية‬ ‫في 72 حيواناً خطراً  من "آسيا".‬