Examples of using "Vergüenza" in a sentence and their turkish translations:
Utanıyor musun?
- Ürktüm.
- Korkuyla sindim.
- Korkuyla geri çekildim.
- İçim kıyıldı.
Ne ayıp!
yazıklar olsun
yazıklar olsun!
Senden utanıyorum.
- Yazıklar olsun!
- Kendinden utan!
- Ayıp sana!
Yalan söylemek ayıptır.
O, utancını saklamaya çalıştı.
Dan kendini utanmış bile hissetmiyor.
O, utançla kızardı.
Kendimi utandırmak istemiyorum.
Donald Trump, bir utanç kaynağıdır.
Kes şunu. Beni utandırıyorsun.
O, sorular sormaya utanır.
O, ailesine utanç getirdi.
Tom biraz utangaçtır.
Sen onu utandıracaksın.
Sen onu mahcup edeceksin.
Dışarı çıkmaya utandım, böyle giyindim.
Bu şekilde konuşmaya utanmıyor musun?
Fakir olmak ayıp değil.
Böylece güvensizlikler gelir, utanç gelir.
İşte bu insanlık ayıbıdır
Yaptığından utanıyor.
Çok utanıyorum.
Tom prezervatif satın alma konusunda utanır.
- Eski elbiselerle gitmeye utandım.
- Eski elbiselerle gitmeye utanıyordum.
- Eski elbiselerle dışarı çıkmaya utandım.
Onun söylediği beni utandırdı.
Izdırap, kayıplar, suçluluk ve utanç-
Bu utanç ya da suçluluk ile ilgili değil.
utancın sesi beni azarladı,
galiba bu ayıp da bize yeter
Onun utanması yok.
Tom edepsiz, değil mi?
Utanmadan onu ağızdan öptü.
Bilmiyorum demek ayıp değildir.
Değerimizin ve bilincimizin önemsizliği.
Bence ölüm utanca tercih edilir.
Ölmek istiyorum!
Ne ayıp!
Senden asla utanmadık.
İnsanların önünde konuşma hakkında çekingen olmayın.
Bugün suçlama ve karalama farklı bir konuda yapılıyor.
Çok utanıyorum.
Kendimden utanıyorum.
Utançla kıkırdayarak, prezervatifi uzattı.
Yasanın yasaklamadığını utanç sınırlar.
Öfkeyle başlayan her şey, utanmayla sona erer.
Karantinaya girmek ne ayıptır, ne de günahtır
Yüzü korkudan kireç gibi oldu sonra utançtan kızardı.
Yüzdeki utanma, kalpteki lekeden daha değerlidir.
Davranışından utanmalısın.
Yoksul olmaktan utanma.
güvensizlik ve utanma duyguları yeniden ortaya çıkar
üstelik hiç utanmadan ve sıkılmadan bu cevapları alenen verebiliyordu
bir utanç kaynağımızda bizim kendi tarihimizi başka ülkelerin kaynaklarından öğrenmemiz
Söyleyecek bir şeyin olmadığında sessiz kalmaktan utanma.
Hepimiz için ne kadar da utanç verici.
Adam fakir olarak doğmaktan utanıyordu.
Sanırım bazı yabancı dil öğretmenlerinin bir yerli konuşucu ile çalışmadan üniversitelerden mezun olmaları bir ayıptır.
- Kendi evinizde gibi davranın.
- Kendi evinizdeymiş gibi davranın.
- Evindeymişsin gibi davran.