Translation of "Terrestre" in Turkish

Satélites de observación terrestre.

Yeryüzü gözlem uyduları.

La corteza terrestre puede nadar en movimiento

yer kabuğu hareketli bir şekilde yüzebiliyor

Encontré una planaria terrestre en el jardín.

Bahçede bir kara planaryası buldum.

Vibraciones causadas por roturas en la corteza terrestre

yer kabuğunda ki kırılmanın çıkardığı titreşimlerin

Paremos aquí. ¿Esta corteza terrestre flotante también choca?

burada duralım. Bu yüzen yer kabuğu da çarpışıyor mu yoksa?

Un tercio de la superficie terrestre es desierto.

Dünya yüzeyinin üçte biri çöldür.

La corteza exterior está rodeada por la corteza terrestre

onun en dış çevresini ise yer kabuğu çevreliyor

Terremoto causado por el movimiento de la corteza terrestre

yer kabuğunun hareketinden kaynaklı oluşan deprem

Tres cuartos de la superficie terrestre están recubiertos de agua.

Dünya yüzeyinin dörtte üçü sudur.

Y la vida en la zona crepuscular se entrelaza con el clima terrestre.

ve alacakaranlık bölgesindeki hayat Dünya iklimiyle iç içe geçmiş durumda.

Esta corteza terrestre está flotando en ese magma fluido tal como lo conocemos

bu yer kabuğu o akışkan olan magmanın üzerinde bildiğimiz yüzüyor

Representan la diferencia entre la vida y falta de vida en el sistema terrestre,

bu ise yeryüzü sistemindeki canlılık ve cansızlık arasında farkı temsil eder

El mamífero terrestre más grande del mundo se desliza por el centro de la ciudad.

Dünya'nın en büyük kara memelisi şehrin tam göbeğinden geçip gidiyor.

- El océano contiene el 97% del agua mundial.
- El océano contiene el 97% del agua terrestre.

Okyanuslar yeryüzündeki tüm suyun yaklaşık % 97'sini içerirler.

La segunda y tercera etapas llevaron la nave espacial a la órbita terrestre y luego a la luna.

İkinci ve üçüncü aşamalar uzay aracını Dünya yörüngesine ve daha sonra Ay'a taşıdı.