Examples of using "Soltó" in a sentence and their turkish translations:
O, ipi bıraktı.
Mary kıkır kıkır güldü.
Tom kıkırdadı.
Tom geğirdi.
Tom, Mary'yi serbest bıraktı.
Halatı çözdü, onu topluyorum.
Tom, Mary'nin elini bıraktı.
O, çocuğun elini bıraktı.
Beni bıraktı ve bölmeden çıkmaya çalıştı.
Kalan kabukları bıraktı ve hızlıca uzaklaştı.
O benimle flört etti.
Tom silahı indirdi.
O onun dikkatini çekmek için kasten mendilini düşürdü.
Ona ipi bırakmamasını söyledim ama bıraktı.
Tom nefes nefese kaldı.