Translation of "Revelar" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Revelar" in a sentence and their turkish translations:

Y revelar vidas secretas dentro,

İçindeki gizli hayatları ortaya çıkarabiliyoruz.

No puedo revelar mis fuentes.

Kaynağımı söyleyemem.

Amenacé con revelar su secreto.

Onun sırrını ortaya çıkarmakla tehdit ettim.

¿Dónde puedo revelar estas fotos?

Bu fotoğrafları nerede yıkayabilirim?

Podemos revelar la selva desde una perspectiva diferente.

...yağmur ormanlarını yepyeni bir gözle görebiliyoruz.

El reportero se negó a revelar sus fuentes.

Muhabir kaynaklarının adını vermeyi reddetti.

Una nueva tecnología nos permite revelar criaturas raramente vistas

...yeni teknolojiler... ...nadiren görülen yaratıkları ve gizli dramları...

No puedo revelar nada de información acerca del informante.

İspiyoncu hakkında herhangi bir bilgi ifşa edemem.

El motivo por el que el radar puede revelar el lecho de roca

Radarın ana kayaları görüntülemesinin nedeni

Ahora como dictador, todavía tenía que revelar su plan. sobre cómo tratará con Hannibal.

Şimdi ise diktatör olarak Hannibal ile nasıl uğraşacağına dair henüz bir plan ortaya koymamıştı.

- Fueron incapaces de descubrir el menor secreto.
- No fueron capaces de descubrir ningún secreto.
- Fueron incapaces de revelar algún secreto.

Herhangi bir sır keşfedemediler.