Examples of using "Proveer" in a sentence and their turkish translations:
Biz, yoksullar için gıda ve giysi sağlamalıyız.
yerine getirememekten zaten kendilerini hatalı buluyor.
Memlük sultanlığı 24 bölgeye bölünmüştü ve her bölgeden 1000 asker geliyordu
Bu sırada ise, Hannibal 8000 piyadeyi Numidyalıların geri çekilmesine destek ve