Translation of "Protegerse" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Protegerse" in a sentence and their turkish translations:

Tom tiene que protegerse.

Tom kendini korumak zorunda.

Para protegerse de la autocomplacencia,

kötümser olmak daha iyi değil mi,

El guerrero lucha para protegerse.

Savaşçı kendini korumak için savaşıyor.

Los intereses colectivos deben protegerse.

Toplu çıkarlar korunmalıdır.

De esta manera, podrían protegerse del mal

Yani kötülüklerden bu şekilde korunabiliyorlardı

Esas flores deben protegerse de la lluvia.

Bu çiçekler yağmurdan korunmalıdır.

Para protegerse de los rayos nocivos del sol

güneşin zararlı ışınlarından korunabilmek

La gente inventó refugios para protegerse a si mismos.

İnsanlar kendilerini korumak için sığınaklar tasarladı.

Miren, podríamos refugiarnos bajo estas rocas. Y es todo lo que necesitan, algo de sombra para protegerse del sol.

Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.

Entonces el objetivo en protegerse a uno mismo y los demás del Covid-19 no es exactamente eliminar el riesgo por completo —

Bu yüzden kendinizi ve çevrenizdekileri Covid-19'dan korurken amaç riski tamamen elimine etmek değil