Examples of using "Orador" in a sentence and their turkish translations:
İyi bir konuşmacı değildi.
Kalabalık, konuşmacının etrafında toplandı.
Konuşmacı ara sıra notlarına başvurdu.
Bir hatip yapılır, ancak bir şair doğar.
Bu onu diğer yoldaşlardan ayırıyordu. O yüzden bir sözcü olarak öne çıktı.