Translation of "Observar" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Observar" in a sentence and their turkish translations:

Ellos fueron a observar ballenas.

Balinaları izlemeye gittiler.

Me gusta observar aviones despegando.

Uçakların kalkışını izlemeyi severim.

Pero al observar el rendimiento cognitivo,

Ancak kavramsal performansı inceledik

Debes observar las reglas del dormitorio.

Yurt kurallarına uymalısın.

Me gusta observar a los pájaros.

Kuşları gözlemlemekten hoşlanırım.

A Tom le gusta observar aves.

Tom kuşları gözlemlemeyi sever.

Y tienen la oportunidad de observar profesionales.

Staj yapma imkanı yakalıyorlar.

Compró un telescopio para observar el cielo nocturno.

Gece gökyüzünü incelemek için bir teleskop aldım.

Se reunió una multitud para observar la pelea.

Dövüşü izlemek için bir kalabalık toplandı.

Nosotros nos detuvimos a observar el bello escenario.

Biz güzel manzaraya bakarak ayakta durduk.

No pudimos observar ninguna señal significativa de ningún tipo.

hiçbir önemli sinyal bulamadık.

O de esa antigua tradición de observar las estrellas.

sonsuz bir ilham kaynağıdır.

Y quería dar un paso atrás, observar el panorama general

ve bir adım geriye gidip büyük resme bakmak

Tom podía observar que María se estaba poniendo muy nerviosa.

Tom Mary'nin çok sinirlendiğini görebiliyordu.

Dondequiera que mires podrás observar el daño causado por el terremoto.

Baktığınız her yerde depremin sebep olduğu hasarı görebilirsiniz.

Hasdrubal sólo puede observar mientras los romanos persiguen vigorosamente a su flota.

Hasdrubal bu esnada filosunu azimle kovalamakta olan Romalıları izleyebiliyor.

- Me gusta ver a las personas.
- Me gusta observar a la gente.

İnsanları izlemeyi severim.

Esta es una época del año en la que la gente se reúne con familiares y amigos para observar la Pascua y celebrar la Pascua.

Bu, Hamursuz bayramını gözlemlemek ve Paskalyayı kutlamak için insanların aileleri ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği, yılın bir zamanıdır.