Translation of "Mantienen" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Mantienen" in a sentence and their turkish translations:

mantienen sus piojos en la espalda

alıyorlar sırtlarına bitlerini devam

Pero sus espíritus aún se mantienen fuertes.

Ancak ruhları hâlâ güçlü.

Pequeños obsequios mantienen viva a una amistad.

Küçük hediyeler arkadaşlığı canlı tutar.

Y se mantienen calientes, que es lo que necesitan.

Orada ihtiyaç duydukları gibi sıcak kalırlar.

Así, se mantienen calientes, que es lo que necesitan.

Orada ihtiyaç duydukları gibi sıcak kalırlar.

Además, si te mantienen en la cárcel bajo fianza,

Dahası, eğer kefaletle hapiste tutuluyorsanız

Estoy agradecido por los amigos que me mantienen activo y social.

Beni aktif ve sosyal tutan arkadaşlar için minnettarım.

Solo las madres y las crías mantienen lazos cercanos a largo plazo.

Sadece analar ile yavruları yakın ve uzun süreli ilişki sürdürür.

Algunas personas se mantienen en buena forma incluso sin ir al gimnasio.

Bazı insanlar bir spor salonuna gitmeden bile formunda kalırlar.

Los hipopótamos se mantienen frescos en el agua durante el calor del día,

Su aygırları serinlemek için gündüz sıcağında suda durur.

Pero, las tropas romanas endurecidas por la batalla en el centro mantienen su posición.

Ancak, savaş görmüş Roma birlikleri merkezde tutunuyorlar.

Es una oportunidad de fortalecer los lazos que mantienen unida a una familia tan grande.

Bu kadar büyük bir aileyi bir arada tutan bağları da sağlamlaştırmak gerek.