Examples of using "Pequeños" in a sentence and their turkish translations:
Onlar küçük.
Elektrikli çocuk trenleri.
Senin küçük gözlerin var.
Küçük gözlerim var.
daha sonra onları küçük küçük, küçük küçük üzerilerine koyarak yuvaları inşa ediyorlar
Küçük ayakları var.
Tomurcukları gördünüz mü?
Bakın, şu küçük tüyleri görüyorsunuz.
az kişilik gruplar halinde yaşıyoruz
Küçük çocuklarım yok.
Hayır. Onlar çok küçükler.
Onun küçücük ayakları var.
Önce küçük farklarla başlayacağım,
Hangi ayakkabılar çok küçük?
Bu ayakkabılar çok küçük.
Ayakkabılarım çok küçük.
tükürük gibi.
Birkaç küçük işte daha çalıştı
Somon balığını küçük parçalara ayır.
Küçük çocuklar çok meraklıdır.
Çikolatayı en küçük parçalarına kadar ayırın.
Çocuklara İspanyolca öğretmeyi seviyorum.
Küçük hayvanlara karşı kibar ol.
İyi şeyler küçük paketlerde gelir.
Küçük sırlar büyük yalanlar yapar.
Sen küçüksün.
Büyük faturaları mı yoksa küçük faturaları mı istiyorsun?
Bu nehir küçük balık doludur.
Küçük çocuklar çok meraklıydılar.
Bu kadınlardan bazıları küçük şirketler açtı,
ve içinde de ahşap bölmeler var,
Daha genç çocuklarla uğraşmayın.
Küçük çocuklara öğretmeyi seviyorum.
Küçük hediyeler arkadaşlığı canlı tutar.
Çok küçük çocuklar çok kelime bilmezler.
Boş zamanımı çocuklarımla harcarım.
Çikolatayı küçük parçalara ayırın.
Balinalar küçük balıklar ile beslenirler.
Küçük çocuklara öğretmek kolay değildir.
Gouda peynirini küçük küpler halinde kesin.
Pekâlâ, bu küçük hayvanları yakalamak için tasarlanmış bir tuzak.
ve su yosunları için hidroponik bir bahçe görevi görüyor,
Ama bilginiz varsa en küçük ayrıntıyı bile görürsünüz,
büyük araçları ve küçük hükümetleri tercih ederim.
küçük esnafların da neler çevirdiğini anlattı
binlerce kilometreyi o küçücük ayaklarıyla kat ediyorlar
Küçük çocuklar her şeye dokunmak ister.
- Benim ayakkabılarım çok küçük. Yenilerine ihtiyacım var.
- Ayakkabılarım çok küçük. Yenilerine ihtiyacım var.
Ayaklarım seninkilere kıyasla küçük.
Benim ayaklarım senin ayaklarından daha küçüktür.
Genç çocuklara öğretmek kolay değildir.
Ayaklarım seninkilerden daha küçük.
Bu oyun küçük çocuklar tarafından oynanabilir.
Genç çocuklar çoğunlukla bilimden etkilenir.
Periler Noel Baba'nın küçük yardımcılarıdır.
Ayakkabılarım seninkilerden daha küçük.
yani mendiller ya da iskambil kağıtları gibi küçük nesneleri kullanıyorum.
Bu ufak çevrelerde bile kendimi güzel hissetteme izin yok mu?
Şüphesiz bu ve benzer çalışmalar küçük
ve yardım isteyen çocukları reddettik.
Virüs ve bakteriler gerçekten çok küçük,
Sonsuza dek küçük kalacağımızı kim söyleyebilir?
Her yöne kaçışan bazı küçük hayvanlar gördük.
Virüsler bakterilerden çok daha küçük.
Bizim dostluğumuz o küçük yanlış anlamaların ötesindedir.
Tom ve Mary çocukluklarından beri arkadaşlar.
Kadınların veya küçük çocukların size ne dediklerini anlamakta güçlük çekiyor musunuz?
Peki, bu çocukların sesini nasıl duyacağız?
Üç küçük ülke örnekleriyle başlayacağım:
Alaska'nın iç kesimlerindeki kurtlardan küçük.
O ihtiyaçlarını karşılamak için bir karıya ve iki küçük çocuğa sahiptir.
Geliri ailesine bakamayacak kadar çok küçük.
Küçük işletmeler ayakta kalmak için kemerlerini sıkacaklar.
Büyük ülkeler küçük ülkelere karışmamalıdır.
Onun küçük göğüsleri var ama umursamıyorum.
Balinalar plankton ve küçük balıklarla beslenirler.
Küçük çocukların hayatları korku dolu.
kendimizi ve iş arkadaşlarımızı bir şeyler öğrenme fırsatından mahrum bırakıyor
bizde küçük arkadaşlarımıza bu korkulu hikayeleri anlatmıştık
onuda küçücük parçalara ayırıp yuvalarına taşıyorlar
. Ama yine de Ay'ın yüzeyine böylesine büyük bir uzay aracını indirme problemi vardı
Evler ve arabalar gökyüzünden bakınca küçücük görünüyorlardı.
Bu bina New York taki gökdelenlerle karşılaştırıldığında küçük.
Gençler ise etrafına toplanır ve sessizce otururlar.
Geceden sağ çıkabilmek için en ufakları bile bu yolu kat etmeli.
Onun çizdiği şey son derece detaylandırılmış ve belirgin, her zaman küçük detaylara ayrılamaz.
daha küçükler ve merkezdeki dikilitaşlar burada T şeklinde.
Küçük arabalar, düşük yakıt tüketimi nedeniyle çok ekonomiktir.
Dünya sadece küçük bir adadır ve biz küçük adalılarız.
Lisa o kadar yeteneklidir ki kendisi için vida ve benzeri küçük nesneleri bile yapabilir.
Pediseller, uçlarında üç küçük diş bulunan uzun ve parmağa benzeyen uzantılardır.
En büyük dişinin önderliğindeki sürü ufaklıkları yürümeye zorluyor.
tüm gerçekliğin o minicik şeylerin titreşiminden yayıldığı fikri...