Examples of using "Llevará" in a sentence and their turkish translations:
Saatler alacak.
Bu sadece bir dakika sürecek.
Tom bir kravat takmayacak.
Sanırım bu zaman alacak.
- Bu otobüs seni müzeye götürecek.
- Bu otobüs sizi müzeye götürecek.
Ne kadar zamandır orada bilmiyorum.
Bu uzun zamanımı almayacak.
Kim beni havaalanına götürecek?
- Bunu yapmak çok uzun sürmez.
- Bunu yapmak fazla zaman almaz.
Bu yol seni havaalanına götürecek.
Bu yol sizi parka götürecek.
Bu otobüs sizi kente götürecek.
O, büyükannemle anlaşacak.
Evimi boyaman ne kadar zamanını alacak?
Bu otobüs sizi istasyona götürecek.
Hangi yön bulma stratejisi bizi Dana'ya götürebilir?
Kısa bir yürüyüş seni istasyona getirir.
Otobüsle oraya gitmem ne kadar sürer?
Bu ne kadar sürecek?
Bu otoyol seni şehir dışına götürecek.
Peruk takmaya alışmak biraz zaman alacak.
Peki hangi tarafa gidersek enkaza daha hızlı ulaşırız?
Sergi önümüzdeki ay yapılacak.
Otobüs seni şehir merkezine bırakacak.
Bu sokak sizi şehrin merkezine çıkaracak.
Biraz zaman alacak, ama sonunda Tom tekrar yürüyebilecek.
Gelecek pazartesi, o bir aydır hastanede olacak.
Ben onun ne kadar süreceğini bilmiyorum.
Düğün ekim ayının sonunda gerçekleşecek.
Oraya varmak ne kadar sürer?
bu devasa yaratık, zırhlı gövdesiyle doğrudan mücadeleye girer.
ve bu bizi ileride tutkuya ve tatmin edici bir mesleğe yönlendirecektir.
Bu karar sizin. Hangi yön bulma metodu bizi doğru tarafa yönlendirecek?
İşi bitirmek ne kadar sürer?
Yeni bir traktör almak için yeterli paramızın olması biraz zaman alacak.
İşi bitirmek uzun süre almayacaktır.
Öğretmen "Sınav gelecek hafta bu gün yapılacak" dedi.
Halatla inmek iyi olur, hemen oraya ineriz. Kötü yanı, halatı bağlayacak pek bir şeyin olmaması.
Hangi yolu izlersen izle, şehre gidiş yirmi dakikadan fazla zamanını almaz.
Mantık seni A'dan B'ye götürecektir. Hayal gücü seni her yere götürecektir.