Examples of using "Ganas" in a sentence and their turkish translations:
Ne kadar kazanırsın?
İlgiyi kaybettim.
Onu yapmak istemiyorum.
Sıkı çalışmalısınız.
Canım ağlamak istiyor.
Onu görmeyi çok istiyor musun?
Tom'un canı dans etmek istedi.
Canım dışarı gitmek istiyor.
Ağlamak istiyorum.
Canım şarkı söylemek istiyor.
Gözlerimden yaşlar geldi.
- Canım ağlamak istedi.
- İçimden ağlamak geldi.
- Ağlıyacak gibi hissettim.
Bunu sabırsızlıkla bekliyorum.
Kusmak istiyorum.
Canım gülümsemek istiyor.
Canın yemek istiyor mu?
Canım dans etmek istedi.
Şimdi canı istemiyor.
Bugün canım çalışmak istemiyor.
Canım dışarı çıkmak istemiyor.
Canı ağlamak istiyordu.
Canım denemek istemiyor.
Öyle yaparak hiçbir şey kazanmıyorsun.
Onun canı dansetmek istedi.
Canım çalışmak istemiyor.
Canım bugün dışarı çıkmak istiyor.
Canım kutlama yapmak istemiyor.
Canım dans etmek istemiyor.
Canım bir şey yemek istiyor.
Onun hediyesini sabırsızlıkla bekliyorum.
Canım yemek istemiyor.
Seni görmek istiyorum.
Canım patlamış mısır yemek istiyor.
Canım sana yardım etmek istemiyor.
Canım oturmak istemiyor.
Neden kalbimi kırmaya bu kadar heveslisin?
Canım yürümek istemiyor.
Canım bira içmek istiyor.
Canım yemek pişirmek istemedi.
Canım çalışmak istemiyor.
Canım İtalyanca konuşmak istiyor!
Canım Esperanto öğrenmek istiyor.
Canım konuşmak istemiyor.
Canım gülmek istemiyor.
- Ziyaretiniz için sabırsızlanıyorum.
- Ziyaretini dört gözle bekliyorum.
Ben onu görmeyi çok istiyorum.
Bunu içim çekmiyor.
Tom ağlayacakmış gibi hissetti.
Senin ne kadar para kazandığın umurumda değil.
Canım hiçbir şey istemiyor.
Onu duyduğunda, ağlayacakmış gibi hissetti.
Şimdi canım onunla karşılaşmak istemiyor.
insanlar gördüm.
yaşama isteğime büyük bir darbe vurmuştu.
Çok geçmeden seni görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
- Tatlı bir şey yemek istiyorum.
- Canım tatlı bir şey yemek istiyor.
Seni dans ederken görmek için sabırsızlanıyorum.
Canım yürüyüş yapmak istiyor.
Canım bir geziye gitmek istiyor.
Bugün canım sigara içmek istemiyor.
Şu anda canım dışarı çıkmak istemiyor.
Canım daha fazla beklemek istemiyor.
Benimle birlikte gelmeni istiyorum.
Canım şimdi uyumak istemiyor.
Zaten canım istemiyor!
Bugün canım bunu yapmak istemiyor.
Onu sabırsızlıkla bekliyorum.
Onlar iğrenç hissediyorlar.
Canım bir pizza yemek istiyor.
Canım bilim çalışmak istemiyor.
Ağlamak istiyorum.
Canım gerçekten dışarı çıkmak istemiyordu.
Kendimi soruları yanıtlıyor gibi hissetmiyorum.
Bugün canım Fransızca konuşmak istiyor.
Canım artık uyumak istemiyor.
Boston'u ziyaret etmeyi dört gözle bekliyorum.
Canım biriyle konuşmak istedi.
Bugün canım çalışmak istemiyor.
Canım yürüyüş için dışarı çıkmak istiyor.
Canım onunla konuşmak istiyor.
Önümüzdeki ayı iple çekiyorum.
İyi haberi sabırsızlıkla bekliyorum.
Canın tiyatroya gitmek istiyor mu?
Onu hiç göresim yok.
Canım bir şey okumak istemiyor.
Canım votka içmek istemiyor.
Canım egzersiz yapmak istemiyor.