Examples of using "Detener" in a sentence and their turkish translations:
Onu durduramam.
Tom'u durdurmak istedim.
- Onları durduracağım.
- Onları durdurmaya gidiyorum.
O bizi durduramaz.
O beni durduramaz.
- Kanamayı durduramam.
- Kanamayı durduramıyorum.
İlerlemeyi durduramazsın.
Hiç kimse Tom'u durduramaz.
O beni durduramaz.
Tom'u durdurmaya çalışmadım.
Tom'u durduramadım.
Ben seni durdurmayacağım.
tümörün yayılmasını da durdurabileceğimiz yönündedir.
Tom, Mary'yi durduramaz.
Tom'u durdurmam gerektiğini düşünüyor musun?
Tom durdurulamaz.
Düşünmek için bazen ara vermeliyiz.
Bir taksi durdurmak için elimi kaldırdım.
Onu durduramam.
Hiçbir şey bizi durduramaz.
Zamanın akışını durduramazsınız.
işkence edip onları ortadan kaldırmak için birlikte çalıştığı bir plandı bu.
Seni durdurmayacağım.
O onu durduramıyor.
Tecavüzcüleri ve çocuk tacizcilerini durduramayız,
Dünyadaki orman kaybını durdurabilirsek
Bu nasıl durdurulabilir?
Tom'u durduracağım.
Bu tacize son vermek de bu epik savaşın bir parçası.
Herhangi bir destek kuvveti olmadan, görünüyor ki Hannibal bu şiddetli saldırıyı durduramayacak.
Tom Mary'yi John'la konuşmaktan vazgeçirmeye çalıştı.
Tom Mary'nin son şarap şişesini içmesini durdurmaya çalıştı.
Son askerlerini Baybars'ı durdurmak için gönderince ortaya çıktı.
Ama eğer ikinizde damlacıkların yayılımını engellemek için maske takarsanız