Examples of using "Intenté" in a sentence and their turkish translations:
Ben bunu sana anlatmaya çalıştım.
- Onu korumaya çalıştım.
- Onu kurtarmaya çalıştım.
Onu yapmaya çalıştım.
Ona yardım etmeye çalıştım.
Ben kaçmaya çalıştım.
Ben bunu sana anlatmaya çalıştım.
Seni korumaya çalıştım.
- Onu korumaya çalıştım.
- Onu kurtarmaya çalıştım.
Seni kurtarmaya çalıştım.
Denedim.
Onu aramaya çalıştım.
Onları durdurmayı denedim.
Sizin talimatlarınızın sonucuna güveniyorum.
- Araya kaynamaya çalıştım.
- Ortama uyum sağlamaya çalıştım.
Ben onu dikkatle dinlemeye çalıştım.
Ben hızlı koşmak için gayret ettim.
Endişelenmemeye çalıştım.
Ben asla burnumu sokmaya çalışmadım.
Ben sadece eğlenmeye çalıştım.
Seni uyandırmamaya çalıştım.
Sürekli kilo vermeye çalıştım.
Elimden gelen her yolu denedim
Dağa tırmanmaya çalıştım.
Hayal kırıklığına uğramış görünmemeye çalıştım.
Hayal kırıklığımı gizlemeye çalıştım.
- Sigarayı bırakmaya çalıştım.
- Sigarayı bırakmayı denedim.
Ben de kendimi yokmuşum gibi göstermeye çalıştım.
Tekrar tekrar denedim.
Bunu yemeye çalıştım ama yiyemedim.
En azından bir şey yapmaya çalıştım.
Aramaya çalıştım ama cevap vermediler.
Seni aramaya çalıştım ama arayamadım.
Tom'u durdurmaya çalışmadım.
Denedim, bu kadar, caz yok.
Onu denediğimde, kolay buldum.
Denedim,ama başarılı olmadım.
Dikkatini dağıtmaya çalıştım, ama boşuna oldu.
Ben sol elimle yazmaya çalıştım.
Ona araba sürmeyi öğretmeye çalıştım.
Kavgaya son vermeye çalıştım.
Denedim ama ben onu başaramadım.
Ona yardımcı olmaya çalıştım ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Downtown Abbey, dinleyin, denedim.
Dün gece seni aramaya çalıştım, fakat cevap vermedin.
Çalıştığım birçok şirketin yönetim kurulunda
Stand-up komeddi -- komeddi... Gördünüz mü?
Ne dediğini çözmeye çalıştığımda
Onun söylediği her şeyi yazmaya çalıştım.
Onun fikrini dolaylı olarak araştırmaya başladım.
- Polise ulaşmaya çalıştım.
- Polisle bağlantı kurmaya çalıştım.
Duygularım hakkında Tom'la konuşmaya çalıştım.
Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım.
Onun telefon numarasını bulmaya çalıştım.
Onu zaten denedim.
Neredeyse bir saat denedim.
Sınıf arkadaşları ile arkadaş olmaya çalıştım.
Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.
Ben kapıyı kırarak açmaya çalıştım, ki bunu imkansız buldum.
Bir arkadaşımı evlenmekten vazgeçirmeye çalıştım.
Ben ona biraz para vermeye çalıştım, ama o hiç almadı.
Konuyu değiştirmeye çalıştım, ancak siyasetten söz etmeye devam ettiler.
Ona intihara meyilli veya iyileşmesi gereken biri yaftası yapıştırmadım.
Büyük bir metal kapı buldum, tırmanıp atlamaya çalıştım,
Onu neşelendirmeye çalıştım ama tek istediği yalnız kalmaktı.
Umursamıyorum gibi davranmaya çalıştım.
Ev ödevimi yapmaya çalıştım, fakat nasıl yapacağımı gerçekten bilmiyordum, bu yüzden vazgeçtim.
Ne kadar çabalarsam çabalayayım önemi yok, Ken ona yapmasını söylediğim şeyi yapmadı.
Senin gibi olmaya çalıştım.
Ona cebir ev ödevini açıklamaya çalıştım ama o bir kulağından girdi diğerinden geri çıktı.
Tom ve Mary'yi John'la oynatmaya çalıştım.
Onu neşelendirmeye çalıştım ama o ağlamaktan başka bir şey yapmadı.