Examples of using "Derramó" in a sentence and their turkish translations:
Tom sütü döktü.
Tom içkisini döktü.
Sütün hepsi döküldü.
Tom tekrar bir şey döktü mü?
O bir gözyaşı dökmedi.
Sadece heyecan olsun diye masum kanı döktü.
Onun ölümü üzerine timsah gözyaşları döktü.
O, içkisini tüm elbisemin üzerine döktü.
Berthier'e unvanlar ve şerefler yağdırdı
Kız babası öldüğünde biraz gözyaşı döktü.
Tom klavyesinin üzerine bir fincan kahve döktü.
Çocuk mürekkebi döktü ama böyle olsun istemedi.
Komşunun kedisi süt fincanını zemin karoları üzerine döktü.