Translation of "Cinta" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Cinta" in a sentence and their turkish translations:

Enséñame la cinta.

Bana kaseti göster.

Desaté la cinta.

Kurdeleyi çözdüm.

Tom rebobinó la cinta.

Tom bantı yeniden sardı.

Quítame la cinta del pelo.

Saçımdan kurdeleyi çıkarın.

Ellos hicieron un marco con cinta.

Bantla bir çerçeve yaptılar.

Es la mejor cinta del año.

Bu, yılın en iyi filmi.

Él borró su discurso de la cinta.

Konuşmasını kasetten sildi.

Mi hermana me compró una cinta roja.

Kız kardeşim bana kırmızı bir kurdele satın aldı.

Como una cinta que se despega de una caja,

kutu üstündeki bantlatı çıkarır gibi

Nunca usé ningún tipo de cinta en el pelo.

Ben hiçbir türde kafa bandı kullanmadım.

El intendente cortó la cinta con una tijera gigante.

Belediye başkanı dev bir makasla kurdeleyi kesti.

La marca Scotch es un tipo de cinta adhesiva.

- Scotch brand yapışkan bir bant tipidir.
- Scotch brand yapışkan bir bant türüdür.

Ella amarró una cinta roja en su sombrilla como distintivo.

O, şemsiyesine bir işareti olarak kırmızı bir kurdele koydu.

Y hay mucho más que saber sobre la cinta de Moebius.

Möbius şeridiyle ilgili çok daha fazlası var,

Todos tenemos una cinta de hablar consigo mismo en la cabeza.

Hepimizin kafasında dönen bir iç-konuşması var.

Tom estaba sudando profusamente después de media hora en la cinta rodante.

Tom, koşu bandındaki yarım saatten sonra çok terliyordu.

- Se peinó el pelo y se lo amarró con un listón.
- Ella se peinó el cabello y se lo ató con una cinta.

Saçını taradı ve bir kurdele ile bağladı.

- No hay carrete en esta cámara de fotos.
- No hay película en esta cámara.
- No hay cinta en esta cámara.
- Esta cámara no tiene rollo.

Bu kamerada kaset yok.