Examples of using "Hermana" in a sentence and their turkish translations:
Bir kız kardeşin var mı?
- O benim kız kardeşim.
- Bu benim kız kardeşim.
Ben senin kız kardeşinim.
- O, benim kız kardeşim.
- O benim kız kardeşim.
- O benim bacım.
- Bir kız kardeşim var.
- Bir bacım var.
Kız kardeşin uyuyor.
O senin kız kardeşin mi?
Kız kardeşim güzeldir.
Kız kardeşin nerede?
- Bir kız kardeşim yok.
- Kız kardeşim yok.
Bir kız kardeşin var mı, Lucia?
Rahibe Vincentia'nın
Benim başka bir kız kardeşim var.
Ve senin kız kardeşin!
Sen benim ablamsın.
Onu kız kardeşi için yaptı.
Kız kardeşin kaç yaşında?
Kız kardeşimi aradım.
Kız kardeşim ünlüdür.
Kız kardeşim evlidir.
Kız kardeşim nişanlandı.
- Kız kardeşin nasıl?
- Bacın nasıl?
Bir ikiz kız kardeşim var.
Ablanı seviyor musun?
Ben kız kardeşime benzerim.
Kız kardeşin orada mı yaşıyor?
- Kız kardeşin orada çalışıyor mu?
- Kız kardeşin orada mı okuyor?
Kız kardeşim bir aptal.
Kız kardeşim benden nefret ediyor.
O benim kız kardeşim değil.
Kız kardeşin nasıl öldü?
Biz erkek kardeş ve kız kardeşiz.
Kız kardeşini seviyor musun?
Sadece kız kardeşine benziyorsun.
Bu benim kız kardeşim.
- O senin kız kardeşin mi?
- O, kız kardeşin mi?
Kız kardeşim nerede?
Senin kız kardeşinin çocukları var mı?
Kız kardeşimden nefret ediyorum.
O, senin kız kardeşin değildi.
Onun kız kardeşi genç görünüyor.
İkiz bir kız kardeşin var mı?
Kız kardeşim hasta.
Kız kardeşini bekle.
Kız kardeşimi seviyor musun?
Kız kardeşim hemşiredir.
Kız kardeşin burada mı?
Kız kardeşin nerede?
Kız kardeşim bir resepsiyonist.
Bir kız kardeşin var mı?
- Kardeşin nerede yaşıyor?
- Kız kardeşin nerede yaşıyor?
Kız kardeşin nasıl biri?
Kız kardeşimi asla ziyaret etmem.
Kız kardeşim dün Kobe'ye gitti.
Kız kardeşim müziği çok sever.
"Kız kardeşim sana aşık." "Ne?"
Mary'nin kız kardeşi yarın geliyor.
Kız kardeşim güzel bir kadındı.
Kız kardeşim çok güzel bir kız.
Ve kız kardeşim haklıydı.
- Kız kardeşim oyuncak bebeklerle oynuyor.
- Kız kardeşim oyuncak bebeklerle oynar.
Kız kardeşin ne kadar güzel!
Kız kardeşim sonunda evlendi.
- O, onu kız kardeşi için yaptı.
- Onu kız kardeşi için yaptı.
Onun kız kardeşi bir doktor oldu.
Kız kardeşimin bir arabası yok.
Kız kardeşim kahvaltı hazırlayacak.
Onu kız kardeşinden ayırt edebiliyor musun?
Onun bir kız kardeşi yok.
Ben orada kız kardeşimi gördüm.
- Bir kız kardeşim yok.
- Hiç kız kardeşim yok.
- Kız kardeşim yok.
- Onun kız kardeşini çok severim.
- Onun kız kardeşini çok seviyorum.
Kız kardeşim sık sık ağlar.
Kız kardeşin bugün nasıl?
Kız kardeşim çok zeki.
Kız kardeşimin sinirini bozuyorum.
Kız kardeşim "Merhaba" demedi.
Bu benim kız kardeşim, Aynur.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşar.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşıyor.
Benim kız kardeşim üç yaşında.
Mary kız kardeşim değil.
Kız kardeşim ağlamaya başladı.