Translation of "Caminé" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Caminé" in a sentence and their turkish translations:

Caminé solo.

Tek başıma yürüdüm.

Yo no caminé.

Yürümedim.

Caminé por el sendero.

- Ben patika boyunca yürüdüm.
- Ben yaya kaldırımı boyunca yürüdüm.
- Yaya yolu boyunca yürüdüm.

Caminé por el río.

Ben nehir boyunca yürüdüm.

Caminé hacia el parque.

Ben parka doğru yürüdüm.

Caminé hasta la estación.

İstasyona kadar yürüdüm.

Caminé alrededor de una milla.

Ben yaklaşık bir mil yürüdüm.

Yo caminé desde la estación.

İstasyondan yürüdüm.

Caminé tan lento como pude.

Elimden geldiğince yavaş yürüdüm.

Caminé sin rumbo por la calle.

Caddede amaçsızca gezindim.

Caminé a lo largo del río.

Nehir boyunca yürüdüm.

Caminé hasta que mis piernas se entumecieron.

Bacaklarım sertleşinceye kadar yürüdüm.

Caminé muy deprisa para intentar coger el primer tren.

İlk treni yakalayabilmek için çabucak yürüdüm.

Pude coger el último tren porque caminé muy deprisa.

Çok hızlı yürüdüğüm için son trene yetişebildim.

Caminé por la ciudad adondequiera que me llevaran mis pies.

Kasabada ayaklarımın beni götürdüğü yerde dolaştım.

- Hoy yo caminé 10 kilómetros.
- Hoy he andado 10 kilómetros.

Bugün 10 kilometre yürüdüm.

Caminé a lo largo de la playa cuando bajó la marea.

Gelgit çekildiği zaman plaj boyunca yürüdüm.

- Caminé de puntillas para no despertar al bebé.
- Caminaba de puntillas para no despertar al bebé.

Bebek uyanmasın diye parmak ucumda yürüdüm.