Examples of using "Arquitectura" in a sentence and their turkish translations:
Yapı mimarisi kazandı.
Onların adı mimari standartlar.
mühendislik ve mimarlık var burada
Mimari muhteşemdir, buna hiç şüphe yok.
Mimari topluluklar için
Tom mimarlığı seviyor.
Maceralar yaratır. Mimarinin kendisi de bir maceradır.
Mimarinin yaptığı şey budur.
Roma antik mimarisi ile ünlüdür.
ne kadar çok şey öğrendiğimizi söyledim.
Mimari hikâye anlatma sanatıdır.
yahu bir kere bu iş mühendislik ve mimarlık da istiyor
Mimari ve parkların çok güzel olduğu bir mahalleye gittiniz
Mimarlık kursunu hâlâ bitirmedim.
Schopenhauer mimariyi "donmuş müzik" olarak tanımladı.
yerel mimariyi inceliyorsun, daha önceki örneklere bakıyorsun.
Biyoklimatik, mimariye ekolojik bir yaklaşımdır.
çünkü mimari en nihayetinde inşa etme sanatıdır.
Mimari, insanların barınabileceği bir yer oluşturma sanatıdır.
Şehirler, insanlar, mimari gelip geçer
İşimizin çoğu, mimari yarışmalardan geliyor.
New York'taki AT&T binası bir postmodern mimari örneğidir.
yahu biz yerleşik hayata bile geçmedik ne mühendisliği ne mimarlığı
yapı ve mimari itibariyle çok da Hristiyan dininin yapısına benzemiyor
O şirketin yeni bilgisayar mimarisi ile ilgili bir sorun vardı. Onlar şimdi bir iptal çılgınlığını gözden geçirecekler.
Her erkeğin işi, ister edebi ya da müzik ya da bir resim ya da mimari ya da başka bir şey olsun, her zaman kendisinin bir portresidir.