Examples of using "страниц" in a sentence and their turkish translations:
100 sayfa bastım.
Kitap çok fazla sayfa sayısına sahipti.
100 sayfa yazdırmak zorundayım.
- Broşürde yaklaşık 30 sayfa var.
- Broşür 30 sayfa civarı.
Bu kitapta üç yüz sayfa var.
Sadece birkaç sayfa daha okumalısın.
Okumak için daha kaç sayfan kaldı?
Bu kitabın çok sayfası vardı.
Tatoeba'yı favorilerime ekledim.
Bu kitabın iki sayfası eksik.
Tom defterinden birkaç sayfa yırttı.
Bu kitaptan üç sayfa eksik.
- Uyuyakalmadan evvel sadece birkaç sayfa okumuştum.
- Sadece birkaç sayfa okuduktan sonra uyuyakalmışım.
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
Tom, internete göz atmak için İnternet Explorer kullanıyor.
10 kitap okudum, 70 sayfa makale yazdım,
Sayfa sayısı 500'den fazla olan kitaplardan hoşlanmıyorum.
Bir web sayfası ziyaretçilerinin %90'ından daha fazlası arama motorlarındandır.
Internet Explorer dünyanın en popüler web tarayıcısı.
Bir kitap ince, diğeri ise kalın. Kalın olanının yaklaşık 200 sayfası var.
O her gün on sayfa okumayı ilke edindi.
Hâlâ okuyacak bir sürü sayfam var.
Bu sadece Arjantin tarihindeki en karanlık sayfalarından biridir!
- Birkaç sayfa İngilizce çevirmek iki saatten fazla zamanımı aldı.
- Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.
Bir kitap ince ve diğeri kalın; kalın olan yaklaşık 200 sayfa.
Bu kitap iki sayfa eksiktir.